9. Hukuk Dairesi 2015/11472 E. , 2015/16901 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine, Bakırköy 5. İş Mahkemesinin 19.07.2011 günlü kararı ile işbu dava ile 2011/305 Esas sayılı dava ile ihbar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde 21.10.2008-15.04.2011 tarihleri arasında örme makine ustası olarak çalıştığını, net ücretinin 1.000,00 TL olduğunu, ayrıca işyerinde yemek ve servis imkânlarından yararlandığını, işyerinde haftanın altı günü dönüşümlü olarak her gün sabah 08.30 akşam 20.00 ve akşam 20.00 sabah 08.30 saatleri arasında çalışmasına rağmen fazla mesai ücretlerinin de ödenmediğini, her ay en az iki defa pazar günleri yirmi dört saat fazla mesai yaptırıldığını, ücretlerinin de ödenmediğini, çalıştığı pazar günleri içinde ertesi hafta izin kullandırılmadığını, davacının fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi ve aylık net ücretinin 1.000,00 TL olmasına rağmen Sosyal Güvenlik Kurumu primlerinin eksik ödenmesi ve en önemlisi, her gün on iki saat ve ayda en az iki pazar yirmi dört saatlik çalışma düzeninin değiştirilmesi taleplerinin işyeri sorumlularından talep etmeleri üzerine işyeri sorumlularının davacı ve davacı ile birlikte yirmi üç kişinin işine fiili olarak son verdiklerini, aynı gün davacının durumun tespiti için Bölge Çalışma Müdürlüğüne şikâyette bulunduğunu belirterek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve fazla çalışma ücretinin davalıdan faizleriyle birlikte tahsilini istemiş, taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda artırarak ıslah etmiş, karşı davanın reddini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 25.04.2011 tarihinde sabah iş saatinde işbaşı yapmadan yirmi arkadaşı ile birlikte topluca zam isteyerek müdürle görüştüğünü, haksız talepleri karşılanmayınca topluca hareket ederek işten ayrıldıklarını ve bir daha işe gelmediklerini, davacının diğer arkadaşları ile birlikte topluca işi terk etmelerinin haksız olduğunu, davacının işe gelmesi yönünde çektiği ihtarnameye rağmen işe gelmediğini, davacı ve birlikte işi terk ettiği arkadaşlarının işi terk etmesi ve işe dönmemesi ile ilgili olarak İstanbul 13. Noterliği marifetiyle 15.04.2011 tarihinde 06625 yevmiye numaralı ve 18.04.2011 tarihinde 06639 yevmiye numaralı tutanaklar tutularak tespit yapıldığını, ayrıca davacının işi terk ettiğine ve işe dönmediğine dair işyeri tutanaklarının da tutulduğunu, davacının 25.04.2011 tarihine kadar işe dönmediği için İstanbul 13. Noterliğinden 25.04.2011 tarihinde 07117 yevmiye numarasıyla çekilen ihtarname ile davacının iş sözleşmesine son verildiğini, davacının davalı şirketten ayrıldığı tarihte örme bölümünde usta olarak değil normal işçi olarak ve asgari ücretle çalışmakta olduğunu, davacının normal çalışma saatleri dışında bir fazla çalışması olmadığını belirterek davanın reddini istemiş, karşı dava ile ihbar tazminatı talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının, davalıya ait işyerinde örme makina ustası olarak net 1.000,00 TL ücretle çalıştığı, davacı ve arkadaşlarının işyerinde mevcut olduğunu düşündükleri sorunları işverenle görüşmek istedikleri ancak işveren tarafından işçilerin görüşme isteklerinin ve taleplerinin karşılanmayarak 15.04.2011 tarihinde eylemli olarak iş sözleşmesinin sona erdirildiği, kıdem ve ihbar tazminatı ile bilirkişi raporunda hesap edilen bazı işçilik alacaklarının bulunduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanunî gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı işçi ücretinin net 1.000,00 TL olduğunu iddia etmiştir. Davalı asgari ücret aldığı yönünde savunma yapmıştır. Davacı tanıkları iddiayı, davalı tanıkları savunmayı doğrular şekilde beyanda bulunmuşlardır. Dosya içindeki bordrolar asgari ücret üzerindendir.
Mahkemece davacının ücreti tanık anlatımları ve emsal ücret araştırmasına ilişkin yazı cevaplarına göre net 1.000,00 TL olarak kabul edilmiş ise de, emsal ücrete ilişkin İTO cevabi yazısı ücretin asgari ücret olduğunu bildirmiştir. Net 1.200,00 TL ücret bildiren yazı cevabı ise işçi sendikası olan Tekstil İşçileri Sendikasına aittir. İşçi sendikalarının toplu iş sözleşmesinden yararlanan işçilerin ücretini bildirdiği İTO"nun ise genel nitelikli bir oda olduğu dikkate alındığında bu yazıların emsal ücret olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Salt tanık anlatımları ile sonuca gidilmesi ise doğru değildir.
Bu sebeple davacının meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş, eğitim durumu bildirilerek meslek odalarından ve benzeri meslek kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı, davacı ile aynı işi yapan işçinin açtığı davada 22. Hukuk Dairesi’nin 2013/8627 Esas, 2014/10786 Karar sayılı bozma ilamına konu Bakırköy 9. İş Mahkemesi’nin 2011/242 Esas sayılı dosyasındaki bozmadan sonra yapılan emsal araştırması sonuçları ve ek bilirkişi raporu getirtilip birlikte değerlendirilerek ücret belirlendikten sonra tüm işçilik alacakları belirlenen ücrete göre hesaplattırılmalıdır.
3- Dosya içeriğinden, davacı ve arkadaşlarının, ücretlerini alma koşulları, fazla mesailerin ödenmemesi, yıllık izinlerin bir hafta kullandırılması, milli bayramlar ve diğer özel günlerde çalışma ücretlerinin ödenmemesi, hafta tatillerinde çalışmak istememeleri ve normal mesailerde çalışmak istemeleri gibi konularla ilgili olarak işverenle konuştukları, ancak uzlaşma sağlanamadığı, işverenin en son görüşmede kendilerine ödeme yapamayacağını, kalmak isteyenlerin kalabileceğini, paralarını isteyenlerin gideceklerini söylediği ve bu şekilde iş sözleşmesinin sona erdiği anlaşılmıştır.
Davalı işveren işçilerin 15.04.2011 tarihinden sonra işe gelmediklerine dair tutanaklar ve işyerinin örme bölümünde 15 ve 18 Nisan günlerinde çalışma olmadığına dair noterden tespit tutanakları tanzim ettikten sonra işçileri yine noter ihtarı ile işe davet etmiş, olumlu cevap alınamayınca iş sözleşmesini devamsızlıktan feshetmiş ise de, dosya içeriğine göre, davacının arkadaşları ile birlikte fazla mesai, tatil çalışma ücretlerinin ödenmemesi ve bu yöndeki taleplerinin yerine getirilmeyeceğinin işverence bildirilmesi üzerine iş yerini topluca terk ederek iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği anlaşılmaktadır. İşverenin kalmak isteyenlerin kalabileceğine, istemeyenlerin gidebileceğine ilişkin beyanı fesih anlamında kesin bir irade beyanı değildir. İş sözleşmesini haklı nedende olsa fesheden taraf ihbar tazminatı isteminde bulunamaz. İş sözleşmesi davacı işçi tarafından feshedildiğinden ihbar tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 11.05.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.