Esas No: 2021/1593
Karar No: 2022/3798
Karar Tarihi: 12.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1593 Esas 2022/3798 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/1593 E. , 2022/3798 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 24.11.2020 tarih ve 2017/602 E. - 2020/671 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı Kaynak Dış Tic. A.Ş'ye ait ürünlerin Çad'a taşınması işi için davalı ile anlaştığını ve bu anlaşma kapsamında Kaynak A.Ş'nin Çad'a göndereceği ürünleri davalı şirkete teslim ettiğini, teslim aldığı ürünlerin 13.09.2011 tarihinde Douala Limanına ulaşmasına ve anlaşma kapsamındaki navlun ücretinin de 24.000 USD olarak ödenmiş olmasına rağmen davalının Çad'a kadar taşıma işini üstlendiği Kaynak A.Ş'ye ait ürünleri limanda bıraktığını, müvekkilinin bu yüzden 05.10.2011 de davalı şirkete ihtarname keşide ettiğini ve gelen 12.10.2011 tarihli cevabi ihtarname üzerine limandan çekilmesi için talep edilen demuraj ve ardiye ücretinin de 3.500 USD olarak davalıya ödendiğini, limanda 3 aydan fazla bekleyen mallara el konulmasının önünü kesmek için eşya sahibinin bizzat limandaki malın Çad'a intikalini sağladığını ve bu işin karşılığını da 05.12.2011 tarihli ihtarname ile müvekkili şirkete 42.000 USD olarak yansıttığını ileri sürerek, bu meblağın davalıdan temerrüt faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yapılan görüşmelerde esas olarak Ambarlı/Douala arası gemi nakliyesi için anlaşma sağlandığını, konşimentoların da buna göre düzenlendiğini ve anlaşma konusu malın Ambarlı Limanında gemiye yüklendiğini, 30.07.2011 tarihinde Ambarlı'dan hareket eden geminin 13.09.2011'de Douala Limanına ulaştığı halde navlun ücretinin ödenmemesi ve mal sahibinin konşimentoyu kaybetmiş olması yüzünden malların limandan çekilemediğini, ayrıca davacı şirketin Douala-Cad arası taşıma işini kendisinin yapacağını beyan ettiğini, nitekim yükün davacı şirketin talebine binaen onun bulduğu kara nakliyecisi tarafından limandan alındığını, davalı şirketin bu konuda herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak, uluslararası taşıma konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmış olup, dosyada mübrez mail yazışmalarında davalının varış limanından teslim yerine kadar kara yolu ile malların taşıması işinde olması gereken bedelin 45.273 USD olduğunu kabul ettiği, ayrıca ilgili ülkede, taşıma güzergahında güvenlik sorunlarının oluşu ve genel bir istatistik tutulmayışı nedeni ile karşılaştırma yapılacak sağlıklı bir rayiç olmayacağı tespitine varıldığı, bu nedenle mal sahibinin haricen taşıma işi için ödediği 42.000 USD bedelin uygun olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 42.000,00 USD'nin 29/05/2012 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca hesaplanacak faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3.914,28 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 12/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.