18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/17778 Karar No: 2016/7201 Karar Tarihi: 07.04.2016
Tehdit - hakaret - resmi belgenin düzenlemesinde yalan beyan - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/17778 Esas 2016/7201 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2015/17778 E. , 2016/7201 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, hakaret, resmi belgenin düzenlemesinde yalan beyan HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Sanığa yükletilen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak; TCK"nın 108/2. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ancak hapis cezalarında uygulanabileceği gözetilmeden, hükmolunan adli para cezası hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık ..."nın temyiz itirazı bu nedenle yerinde ise de, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, tebliğnameye aykırı olarak, "tekerrür uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılması" biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2- Tehdit ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerde ise, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Kısa süreli olmayan 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezasının, TCK’nın 50/1. maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi, 2- Seçimlik ceza öngören suçlarda hapis cezasının tercih edilmesi halinde TCK’nın 50/2. maddesi uyarınca, bu cezanın ancak adli para cezası dışındaki diğer seçenek yaptırımlara çevrilebileceği gözetilmemiş ise de karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı, 3- TCK"nın 108/2. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ancak hapis cezalarında uygulanabileceği gözetilmeden, hükmolunan adli para cezası hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi, 4- Sanığın görevleri gereği kendisini karakola götürmek isteyen polis memurlarını engellemeye yönelik söylediği "Sizinle daha sonra görüşeceğiz, plakalarınızı aldım" şeklindeki tehdit niteliğinde sözler söylediğinin anlaşılması karşısında eylemin memura direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı ve sanık ..."nın, temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, karşı temyiz olmadığından yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/04/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.