13. Hukuk Dairesi 2012/21212 E. , 2013/605 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, kiracı olarak oturduğu meskene su abonesi olabilmek için davalı su idaresine müracaat ettiğini, ancak davalının kendisinden abonelik tesisi için kanal katılım ve şebeke hisse bedeli istendiğini, oysa ki dairenin iskan ruhsatının bulunduğu gibi davalının iskandan sonra bu yönde herhangi bir hizmette vermediğini, bu nedenle kendisinden kanal katılım ve şebeke hisse bedeli istenemeyeceğini ileri sürerek kanal katılım ve şebeke hisse bedeli olarak talep edilen miktardan dolayı borçlu olmadığının tespitini,aksinin kabulü halinde ise ödemesi gereken miktarın belirlenmesini istemiştir.
Davalı, davacının abone olmak istemesi nedeniyle kanal katılım ve şebeke hisse bedelinden sorumlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dosyaya celbedilen tapu kaydı ve kira sözleşmesine göre, taşınmazın malikinin dava dışı ... olduğu, davacının da bu taşınmazda kiracı sıfatıyla oturduğu, kanal katılım ve şebeke hissesi bedelinin yasal yükümlüsünün ilk malik olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, yapı kullanma izin belgesi bulunan davacının oturduğu 2 no.lu konuta kanal katılım ve şebeke hissesi alınmaksızın (abonelik giderleri davacıya ait olmak üzere) su aboneliği tesisine, kanal katılım ve şebeke hissesi bedeli olarak 2.900,00 TL den borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, eldeki davada koşulların oluşmaması nedeniyle kendisinden kanal katılım ve şebeke bedeli alınmaksızın abonelik tesis edilmesi gerektiğini ileri sürmüş, davalı ise, 2012/21212-2013/605
davacının bu bedeli ödemesi gerektiğini savunmuş, mahkemece, kanal katılım bedelinin yükümlüsünün ilk malik olduğu, davacının kiracı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davada çözümlenmesi gereken öncelikli sorun, malik olmayan ve ancak abone olmak isteyen kiracının kanal katılım ve şebeke hisse bedelinden sorumlu olup olmadığı hususudur.
2464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 87-88. Maddelerine göre "Belediyelerce ve belediyelere bağlı müesseselerce, kanalizasyon ve su tesisi yapılması halinde, bunlardan faydalanan gayrimenkullerin sahiplerinden, kanalizasyon harcamalarına katılma payı alınır.
ASKİ Tarifeler Yönetmeliğinin 5.maddesine göre;... ile bir hizmet sözleşmesi yapan gerçek veya tüzel kişilere abone adı verilir.
Az yukarıda belirtilen yasa ve yönetmelik hükümleri bir arada değerlendirildiğinde,abonelik tesisi için abone olmak isteyen kişinin mutlaka malik olma koşulunun bulunmadığı görülmektedir. Abonelik talebinde bulunan şahıs yasal olarak kanal katılım ve şebeke hisse bedelini ödemek zorunluğunda olur ve bu bedeli de davalı idareye öderse bu bedeli ödeyen şahsın, taşınmaz malikine müracaat ederek ödediği bedeli ondan istemesine engel bir durum da bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla taşınmaz maliki ile abone olmak isteyen şahıs arasındaki ilişki kendi aralarındaki bir ilişki olup, davalı idare yönünden bağlayıcı bir durum da yoktur. Hal böyle olunca, dava konusu konuta ilk kez abone olunduğu,ilk kez abone olan kişiden kanal katılım ve şebeke bedeli istenmesinde yasaya bir aykırılık bulunmadığının kabulü zorunludur. Bu itibarla, mahkemece, davacının kanal katılım ve şebeke bedelinden sorumlu olduğunun kabulü ile sorumlu olduğu miktarın belirlenmesi yönünden yapılan bilirkişi raporuda değerlendirilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15.1.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.