MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Yargıtay 07.02.2018 tarihli bozma ilâmına konu ilk hükümde sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 206/1. maddesi uygulanarak 2 yıl hapis cezası verildiği, önceki hükmün sanık müdafiinin temyizi üzerine bozulduğu, aleyhe temyiz bulunmadığı anlaşılarak; bozma sonrası kurulan hükümde sanığın kazanılmış hakkı gözetilmeden hakkında 3 yıl hapis cezası tayin edilmesi suretiyle 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümde sonuç ceza kısmına “3 YIL HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,” cümlesinden sonra “Sanık hakkında bozma öncesi yapılan uygulamanın sonuç ceza bakımından kazanılmış hak teşkil etmesi nedeniyle sanığın 2 YIL HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.10.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.