Hukuk Genel Kurulu 2021/432 E. , 2021/828 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
1. Taraflar arasındaki birleştirilerek görülen “alacak” davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulü, karşı davanın reddine ilişkin karar, süresi içinde davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
2. Direnme kararı davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda gereği görüşüldü:
4. Nispi harca tabi davanın kabulüne/kısmen kabulüne ilişkin kararın davalı tarafından temyizi hâlinde, mahkemece hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanacak nispi karar harcının dörtte biri oranındaki temyiz ilam harcı ve temyiz başvuru harcı alınmalıdır.
5. Temyiz isteyen davalı- karşı davacının kendisinin ya da işlemlerinin harçtan istisna ve muafiyetinin bulunmadığı belirgin olduğuna göre; temyiz isteminin incelenmesi için davada hüküm altına alınan miktarlar dikkate alınarak hesaplanan 22.543TL nispi temyiz ilam harcının tahsili gerekir.
6. Aleyhine verilen davanın kabulüne dair kararı temyiz eden davalı-karşı davacı vekilinin süresi içerisinde temyiz dilekçesini ibraz ettiği ancak yalnızca 267,80TL temyiz başvuru harcı yatırdığı, nispi temyiz ilam harcını yatırmadığı, 19.10.2020 tarihli dilekçeyle Özel Daire bozması çerçevesine kendilerine iadesine hükmedilen 22.539TL harcın nispi harca mahsubunun talep edildiği anlaşılmaktadır.
7. Mahkemece mahsup talebi hakkında yalnızca dilekçe altına derkenar ile "Mahsubuna" denilmekle yetinilmiş ve nispi temyiz harcı alınmaksızın dosya Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiş ise de; dosya kapsamından, Özel Dairenin bozma kararıyla birlikte davalı karşı davacıya iadesine karar verdiği 22.539TL harç ile ilgili olarak ... İcra Dairesinin 17.06.2020 tarihli yazısıyla 2019/13721 sayılı icra dosyasında alacaklı vekilinin borçlunun bozma kararıyla kendisine iadesine karar verilen harç ile ilgili alacağının bulunduğunun belirtildiği, böyle bir alacağın varlığı söz konusu ise üzerine haciz konulmak üzere icra dairesine gönderilmesinin talep edildiği, Mahkemece talep yerinde görülerek davalı-karşı davacının icra dosyasındaki borcuna karşılık 22.539TL harç alacağı üzerine haciz konduğu ve söz konusu rakamın icra hesabına eklenmek üzere belirtilen icra dairesinin hesap numarasına aktarılması yönünde ... Vergi Dairesi Muhasebe Müdürlüğüne 25.06.2020 tarihli müzekkerenin yazıldığı anlaşılmaktadır.
8. 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu"nun (HMK) geçici 3. maddesi gereğince hâlen yürürlükte olan, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun (HUMK) 434. maddesi ile ilgili 25.01.1985 tarihli ve 5/1 sayılı YİBK gereğince, temyiz isteği dilekçenin temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılır ve temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Temyiz harç ve giderlerinin eksik ödenmiş veya hiç ödenmemiş olduğunun sonradan anlaşılmış bulunması hâlinde, kararı veren hâkim tarafından yedi günlük kesin süre tanınarak, bu süre içerisinde tamamlanması veya ödenmesi, aksi hâlde temyizden vazgeçmiş sayılacağı temyiz edene yöntemince ve yazılı olarak bildirilir. Verilen süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verir. Bu kararın da temyiz edilmesi hâlinde 432. maddenin son fıkrası hükmü kıyasen uygulanır. Başka bir deyişle verilen kesin süreye rağmen temyiz harç ve giderlerinin verilen süre içinde tamamlanmaması durumunda mahkemece temyiz isteminden vazgeçilmiş sayılacağına dair bir karar verilmesi gerekir. Bu konuda karar verme yetkisi de Yargıtaya değil, yerel mahkemeye aittir (05.01.1949 tarihli ve 32/1 sayılı YİBK). Dosyanın tetkikinden mahkemece bu yönde ve özellikle davalı-karşı davacı vekilinin önceden ödediği temyiz harcının mahsubu talebi konusunda usule uygun ve 25.06.2020 tarihli müzekkere gözetilerek bir karar verilmediği anlaşılmaktadır.
9. Bu itibarla mahkemece davalı-karşı davacı vekilinin mahsup talebi ve temyiz istemi hakkında HUMK’nın 434. maddesi gereğince bir karar verilmesi amacıyla dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.