Taksirle yaralama suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm, müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, müdafiin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Adli sicil kaydına göre sabıkası bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının TCK"nin 50/3. maddesi gereğince birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun bulunduğunun gözetilmemesi, TCK"nın 53/1-2. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı, ayrıca suça sürüklenen çocuk hakkında 53/4. maddesi uyarınca da uygulanamayacağı gözetilmeden, anılan madde ile hak yoksunluğuna hükmedilmesi, Sabıkası bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığı kararı verilirken “kasıtlı suçtan sabıkaları bulunduğu” gerekçesine dayanılması, Kanuna aykırı olup, müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 26.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.