Esas No: 2020/6429
Karar No: 2022/3773
Karar Tarihi: 12.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6429 Esas 2022/3773 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/6429 E. , 2022/3773 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 9. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 07.06.2018 tarih ve 2015/2436 E- 2018/743 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi'nce verilen 30.12.2019 tarih ve 2018/1640 E- 2019/1472 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 10.05.2022 günü hazır bulunan davacı vekili Av. .... ile davalı vekili Av. ....dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında mermer alımı nedeniyle ticari ilişki olduğunu, davalıya verilen mal avanslarından bakiye kalan 68.826,89 USD'nin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlunun %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı şirketin müvekkilinden hiçbir alacağı bulunmadığını, müvekkili ile davacı arasında ticari ilişki neticesinde müvekkili şirketin davacı şirkete borcu bulunmadığı savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı ile davalı arasında ticari ilişkiye dayanan cari hesap ilişkisi bulunduğu, ancak taraflarca bir cari hesap sözleşmesi ibraz edilmediği gibi cari hesap mutabakatı da düzenlenmediği, uyuşmazlığın esas olarak dava dışı Denizli Çimento A.Ş. tarafından davalıya yapılan ödemenin davacının onayı ile davacı hesabına yapılan bir aktarım olup olmadığı ve davalının bu mahsup işlemine muvafakatının olup olmadığı hususlarında toplandığı, dava dışı Denizli Çimento A.Ş.'ye ait ticari defter ve kayıtlarında, 28.03.2013 tarih ve 2847 yevmiye sayılı ve 76 no'lu mahsup fişinde 176.958,30 USD karşılığı 321.649,41 TL tutarındaki ödemenin davacı Dünya Taş. A.Ş.'nin aktarma talebi üzerine Denizli Çimento A.Ş. tarafından davalı HRT Uluslararası İthatat İhracat San. Tic. Ltd. Şti. hesabına virman edildiği, davacının usulüne uygun tutulan ticari defterlerinde de söz konusu tutarın davacının muvafakatı üzerine davalıya aktarıldığının kayıtlı olduğu, davalının usulüne uygun tutulmadığı tespit edilen ticari defter kayıtlarında dava dışı Denizli Çimento A.Ş. tarafından virman edilen 321.639,41 TL tutarındaki ödemenin davalı defterlerinde yer almadığı, davalı kaydına göre dava dışı Denizli Çimento A.Ş tarafından yapılan ödemenin 259.080,71 TL olarak yazılı olduğu, davalı ile dava dışı Denizli Çimento A.Ş. arasında da ticari ilişki bulunduğu, davalının dava dışı Denizli Çimento A.Ş. tarafından yapılan virman işleminin davacı hesabına mahsup edilmesine yönelik bir muvafakat beyanının bulunmadığı, bu nedenle dava dışı Denizli Çimento A.Ş. tarafından virman edilen tutarın davacı ile davalı arasındaki cari hesap ilişkisinde dikkate alınamayacağı, davacının davalıdan alacaklı olmadığı gerekçesiyle davacının ispatlanamayan davasının reddine karar verilmiş; bu karara karşı davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, dava dışı Denizli Çimento A.Ş. defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu dosyaya ibraz edilen rapor, davacı Dünya TAŞ İth. İhr. Madencinlik Tic. A.Ş. Tarafından dava dışı Denizli Çimento San. T. AŞ'ye yazılan 26.03.2013 tarihli talimat yazısı, dava dışı Denizli Çimento A.Ş. tarafından 321.639,41 TL'nın davalı hesaplarına aktarılmasına ilişkin 28.03.2013 tarihli dekont sureti dikkate alındığında; dava dışı şirket tarafından davalıya yapılan 321.639,41TL ödemenin davacı adına yapıldığının kabulünün gerektiği, dolayısıyla davacının takip tarihi itibarıyla davalıdan 64.826,89 USD alacaklı olduğu gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi tarafından bu miktar yönünden davanın kısmen kabulü yerine red kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının usul ve esas yönünden yasaya uygun bulunmaması nedeniyle kaldırılmasına, HMK. 353/1-b-3 maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın kısmen kabulü ile davalı tarafından Adana 11. İcra Müdürlüğü'nün 2015/17549 Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 64.826,89 USD asıl alacak yönünden iptaline, takibin 64.826,89 USD üzerinden devamına, hükmedilen 64.826,89 USD'nin dava tarihi itibariyle % 20'si olan 12.965,37 USD karşılığı (1 USD=2.8527.TLx12.965,37.USD) 36.986,31.TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
(1) Dava, bakiye avans ödemesinin iadesi amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı, davalıya 26.03.2013 tarihinde 100.000 USD avans gönderdiğini, dava dışı Denizli Çimento A.Ş.’deki 179.958,30 USD tutarındaki alacağını davalıya aktardığını, davalı tarafından kendisine 24.04.2013 tarihinde 119.240,39 TL, 07.05.2013 tarihinde ise 130.545,75 TL fatura kesildiğini, 30.10.2013 tarihinde ise kendisine 140.000.- TL tutarında çekle ödeme yapıldığını, ancak bakiye avans ödemesinin kendisine iade edilmediğini iddia etmektedir. Davalı yan ise, dava dışı Denizli Çimento A.Ş tarafından kendisine gönderilen miktarın davacı adına olmadığını, dolayısıyla davacının alacağı hesaplanırken bu kalemin dikkate alınamayacağını savunmaktadır. Bu itibarla uyuşmazlık dava dışı şirket tarafından gönderilen paranın davacı adına gönderilmiş olarak kabul edilip edilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince, dava dışı Denizli Çimento A.Ş. defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu dosyaya ibraz edilen rapor, davacı tarafından dava dışı Denizli Çimento A.Ş.'ye gönderilen 26.03.2013 tarihli talimat yazısı, dava dışı Denizli Çimento A.Ş. tarafından 321.639,41 TL'nın davalı hesaplarına aktarılmasına ilişkin 28.03.2013 tarihli dekont suretinin dikkate alındığı belirtilerek, dava dışı şirket tarafından davalıya yapılan 321.639,41 TL ödemenin davacı adına yapıldığı kabul edilmiş ise de; davacı tarafından dava dışı şirkete ödeme için talimat verilmiş olması ve dava dışı şirketin kayıtlarında bu paranın davacı adına gönderilmiş olduğuna ilişkin kayıt bulunması, dava dışı şirket tarafından davalıya yapılan ödemenin davacı adına yapılmış bir ödeme olduğunun kabulü için yeterli olmayıp, bu ödemenin davacı adına yapılan bir ödeme olduğunun başkaca delillerle ispatı gerekmektedir. Bu itibarla, öncelikle söz konusu ödemenin ne şekilde yapıldığı (havale, virman, eft...) tespit edilerek, söz konusu aktarıma ilişkin kayıtların dosyaya kazandırılması ve buna göre bir değerlendirme yapılarak oluşacak sonuç çerçevesinde ve takip talebi ile bağlı kalınarak bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, hükmün temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin istemlerinin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 12/05/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK. 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK 369/1 ve 371 maddelerinin uygulanmasına gerektirici nedenlerin de bulunmamasına, davacı tarafından dava dışı Denizli Çimento A.Ş.'e yazılan 26.3.2013 tarihli yazı ile 176.958,30 USD alacağın davalı hesabına aktarılmasının istenmesine, dava dışı Denizli Çimento A.Ş. tarafından 28.03.2013 tarihli dekont ile, 321.639,41 TL'nın davalıya ödenmiş bulunmasına, bu ödemenin davalı defterlerinde yer almamış olmasına, davalı defterlerinin usulüne uygun tutulmamasına, davalının dekont ile kendisine ödenen 321.639,41 TL'yi Denizli Çimento A.Ş. ile arasındaki ticari ilişki nedeniyle ödendiğini ispat edememiş bulunmasına göre davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bozulmasına ilişkin çoğunluk görüşüne karşıyım.