1072 Sayılı Kanuna Aykırılık - Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkan Sağlama - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/16270 Esas 2016/488 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/16270
Karar No: 2016/488
Karar Tarihi: 18.01.2016

1072 Sayılı Kanuna Aykırılık - Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkan Sağlama - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/16270 Esas 2016/488 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın 1072 Sayılı Kanuna Aykırılık, Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkan Sağlama suçlarından mahkumiyet ve müsadere cezasına çarptırıldığı belirtilmiştir. Yargılama süreci ve kanıtların incelenmesi sonucunda suçların sanık tarafından işlendiği kanıtlanmıştır. Kararda, TCK’nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına da hükmedildiği ancak Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile bu maddenin bazı hükümlerinin iptal edildiği belirtilmiştir. Bu nedenle hükümlerin BOZULMASINA ve TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ibaresinin eklenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak 1072 Sayılı Kanun ve TCK’nın 53. maddesi kararda yer almaktadır.
19. Ceza Dairesi         2015/16270 E.  ,  2016/488 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 1072 Sayılı Kanuna Aykırılık, Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkan Sağlama
    HÜKÜM : Mahkumiyet, Müsadere

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yükletilen suçların sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak,
    Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, hükümlerden TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresi yazılmak suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.