17. Hukuk Dairesi 2015/15628 E. , 2016/2808 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili; davacı ..."in kullanmakta olduğu motosikletle ... ile seyir halinde iken, davalılardan ..."ın maliki, davalı ... şirketince sigortalı ve davalı ..."ın sürücüsü olduğu aracın kırmızı ışıkta durmayarak süratle davacılara çarptığını, davalı ... şirketince ilk yapılan tedavi gideri olan 129 TL"nin ödendiğini, davacıların yaşadıkları maddi ve manevi zarar için kaza tarihi olan 08/07/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı ... için 20.000 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 80.000 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı ... için 1.000 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 30.000 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsiline verilmesine talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili, 05.03.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminata ilişkin taleplerini davacı ... için 90.996,18 TL, davacı ... için 35.976,41 TL olarak ıslah ettiğini bildirmiştir.
Davalı ... vekili; sorumluluklarının poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın sigortalının kusurunu ve kusur ile maluliyeti arasında illiyet bağı bulunduğunu ispat etmesinin gerektiğini, davacıların kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerekli olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın reddine verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ... ve ... vekili; olay günü kırmızı ışıkta çıkanın davacı taraf olduğunu, aracın maliki davalı ..."ın kaza ile ilgisinin olmadığını, davacı tarafın tazminat taleplerinin fahiş olduğunu ve davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacıların maddi tazminat taleplerinin kabulü ile davacı ... yönünden 2.833,92 TL geçici iş göremezlik, 33.142,49 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 35.976,41 TL maddi tazminatın ve davacı ... yönünden 3.428,76 TL geçici iş göremezlik, 82.594,13 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 815,29 TL tedavi gideri, 4.158 TL bakıcı/refakatçı gideri olmak üzere toplam 90.996,18 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile (davalı ... şirketi yönünden poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere) davacıya ödenmesine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile davacı ... yönünden 5.000 TL manevi tazminatın ve davacı ... yönünden açılan 20.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine verilmiş hüküm davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere göre davalılar ... ve ... vekilinin tüm ve davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine vermek gerekmiştir.
2- Dava trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, 6098 sayılı B.K.’nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.Belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için ayrı ayrı takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3- 2918 sayılı Yasa"nın 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasa"nın 59. maddesinde "trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın tarafından karşılanacağı" öngörülmüştür. Davacılar vekilinin davacı ... yönünden talep ettiği tedavi giderlerine ilişkin belgelerin incelenmesinde, bu harcamaların hastane tedavi tetkik makbuzlarına, eczane faturalarına, pansuman ücretine, ve ulaşım gideri bedellerine dayandığı görülmüştür. Bu durumda mahkemece, 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında bulunan tedavi giderlerinin (üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri) "nca karşılanacağı gözetilerek hastane tedavi tetkik harcamaları yönünden davalılar yönünden reddine, diğer eczane fatura bedeli, pansuman ücreti ve ulaşım gideri bedellerinden davalıların sorumluluğuna hükmetmek gerekirken hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen tedavi harcamalarının tümünden davalıların sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin tüm ve davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine aşağıda dökümü yazılı 10.353,54 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ..."dan alınmasına 07/03/2016 gününde oybirliğiyle verildi.