2. Ceza Dairesi 2020/12347 E. , 2020/5832 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... ile sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere ilişkin temyiz istemlerinin incelemesinde ;
Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezalarının miktar ve türüne göre; 14/04/2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31/03/2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000 TL dâhil adli para cezasına mahkumiyet hükmünün temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuklar müdafiinin ve sanık müdafiinin temyiz istemlerinin 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
2- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün incelemesinde ;
Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun konut dokunulmazlığının ihlali suçundan eylemine uyan TCK’nın 116/1, 119/1-c ve 31/2. maddelerinde öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanun’un 66/1-e, 66/2 maddeleri uyarınca hesaplanan 4 yıllık zamanaşımının, mahkumiyet hükmünün verildiği 23.02.2016 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının, 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
3- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan, sanık ... ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin incelemesinde;
Suça sürüklenen çocukların 18 yaşını tamamlamamış olmaları nedeniyle 24.11.2015, 30.12.2015, 26.01.2016 ve 23.02.2016 tarihli duruşmaların kapalı yerine açık yapılması ve hükmün de açık duruşmada tefhim edilmesi suretiyle suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 185. maddesine aykırı davranılması telafisi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuk ...’nun adli sicil kaydı incelendiğinde, daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı 3 aydan fazla hapis cezasına mahkum edildiği anlaşılmakla; bu mahkumiyetin tayin olunan cezanın ertelenmesine engel mahiyette olduğu gözetilmeden suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan tayin olunan hapis cezasının yazılı şekilde ertelenmesine karar verilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
a) Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK’nın 34, 230, 232 ve 289. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak sağlayacak şekilde açık olması ve Yargıtay’ın bu işlevini yerine getirebilmesi için kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmelerin, sanığın eyleminin ne olduğunun açık olarak gerekçeye yansıtılması gerekirken, yukarıda anlatılan ilkelere uyulmadan gerekçeden yoksun olarak hüküm kurulması,
b) 20.04.2015 tarihli olay yeri inceleme raporuna göre, söz konusu evin boş olup oturulabilir özelliğinin olmadığının tespit edilmesi ve müşteki ..."in de suç tarihinde evde oturan kimsenin olmadığını belirtmesi karşısında; suça konu evin boş olduğu ve konut olarak kullanılmadığı gözetilmeden, unsurları itibari ile oluşmayan konut dokunulmazlığının ihlali suçundan sanık ... ve suça sürülenen çocuk Selahattin’in beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
c) Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri ile 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk ...’nun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılmasının gerekli olduğu halde, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
d) Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20/11/2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk ...’ın işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
e) Dosya içeriğine göre, sanık ve suça sürüklenen çocukların bir park yanında ellerinde çuvallarla birlikte devriye görevi yapan kolluk görevlileri tarafından görülerek şüphe üzerine durdurulup emniyete götürüldükleri, sanık ...’nun çuvalların içinde bulunan suça konu malzemeleri çaldıkları yeri kolluk görevlilerine söyleyerek henüz hırsızlık eyleminden haberdar olmayan müştekiye çalınan malzemelerin iadesini sağladığının anlaşılması karşısında; hırsızlık suçu bakımından soruşturma aşamasında gerçekleşen iade nedeniyle sanık ve suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerde 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
f) Kabule göre de;
Atılı konut dokunulmazlığının ihlali suçunun birden fazla kişi ile birlikte gerçekleştirildiği kabul edildiği halde, hüküm kurulurken TCK’nın 119/1-c maddesi uyarınca arttırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Suç tarihi itibariyle 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde yaş küçüklüğü nedeniyle indirim yapılırken uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK’nın 31/3. maddesi yerine 31/2. maddesi olarak gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafii ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümlerde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 15/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.