Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/25823 Esas 2016/7152 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanığın yokluğunda verilen hükmün 06.02.2014 tarihinde bizzat kendisine tebliğ edilmesinden sonra, 08.02.2014 tarihinde bilinci kapalı olarak hastaneye yatırıldığının ve 14.02.2014 tarihinde taburcu edildiğinin doktor raporundan anlaşılması karşısında temyizin süresinde olduğu kabul edilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın 17.02.2014 havale tarihli temyiz dilekçesi ekinde Depresyon tanısı ile psikolojik tedavi gördüğünü beyan ederek buna ilişkin rapor sunması karşısında, suç tarihi itibariyle TCK"nın 32. maddesi uyarınca “akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığı” konusunda yöntemince rapor alınmadan hüküm kurulması,
2- Kabule göre; hakaret suçunda, 5237 sayılı TCK"nın 125/4. maddesinde ağırlaştırıcı neden olarak öngörülen aleniyetin gerçekleşmesi için olay yerinde başkalarının bulunması yeterli olmayıp, hakaretin belirlenemeyen sayıda kişi tarafından görülme, duyulma ve algılayabilme olasılığının bulunması, herhangi bir sınırlama olmaksızın herkese açık olan yerlerde işlenmesinin gerekmesine karşın, sanığın hakaret eylemini cezaevinin gözlem odasında gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, aleniyet olgusunun oluşmadığı gözetilmeden ve aleniyet unsurunun ne şekilde oluştuğu da açıklanıp tartışılmadan TCK’nın 125/4. maddesi uyarınca artırım yapılmak suretiyle sanık hakkında fazla cezaya hükmedilmesi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07.04.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.