
Esas No: 2015/219
Karar No: 2015/5600
Karar Tarihi: 11.06.2015
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/219 Esas 2015/5600 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Mustafa Ünal vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı .... Yönetimi vekilinin mahkemeye verdiği dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ...., 10.116,00 m2 yüzölçümlü ve arsa vasıflı taşınmazın tapuda davalılar adına kayıtlı bulunduğunu, ancak dava konusu taşınmazın 10.116,11 m2"lik kısmının kesinleşmiş orman sınırı içinde kaldığının tespit edildiğini, bu nedenle taşınmazın orman sınırı içinde kalan bölümünün davalıar adına tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla .... adına tescili ve davalıların taşınmaza vaki müdahalelerinin önlenmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece davanın kabulü ile davalı 11196 ada 1 nolu parselin tapusunun iptali ile orman vasfıyla .... adına tapuya tesciline, davalıların taşınmaza yapmış olduğu müdahalelerinin men"ine karar verilmiş, hüküm davalılardan .... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 14.04.1997 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre ve davalı tarafından açılmış tazminat talebi içeren bir karşı dava bulunmadığından mahkemece davalı taşınmazın tapusunun iptalinden kaynaklanan zararın hesaplamasının yapılması da istenemeyeceğinden, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince temyiz eden davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve temyiz harcının istek halinde iadesine 11/06/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.