17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1649 Karar No: 2016/2735 Karar Tarihi: 03.03.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1649 Esas 2016/2735 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/1649 E. , 2016/2735 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :..........Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigorta şirketi olduğu aracın yaya olan davacıya çarpması sonucu davacının yaralandığını, yoğun ve uzun tedavi gördüğünü, kaza nedeniyle çalışamayarak ekonomik kayba uğradığını, tedavi giderlerinin olduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, 5.000,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 06/04/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, maddi tazminat talebi yönünde davanın kısmen kabulü ile 654,94 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 06/04/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,manevi tazminat talebi yönünde davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 2.500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 06/04/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ... ve ..."ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, özellikle manevi tazminatın takdirinde 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA 03/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.