Esas No: 2019/7212
Karar No: 2020/5735
Karar Tarihi: 17.12.2020
Danıştay 3. Daire 2019/7212 Esas 2020/5735 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/7212
Karar No : 2020/5735
Kararın Düzeltilmesini İsteyenler : 1- … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
Vekili : Av. …
2- …
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davacı adına, … Elektrik Turizm İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nden alınamayan 2007 ila 2013 yıllarının muhtelif vergi borçlarının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla düzenlenen 16/07/2014 tarih ve 5, 6, 7, 8, 9 ile 10 takip numaralı ödeme emirlerine karşı açılan davada; 6, 7, 8, 9, 10 takip numaralı ödeme emirleri ile 5 takip numaralı ödeme emrinin 50 ve 53 takip dosya numaralı kamu alacakları haricindeki kısımları davalı idarece terkin edildiğinden söz konusu ödeme emirleri içeriği kamu alacakları yönünden davanın konusunun kalmadığı, 5 takip numaralı ödeme emri içeriği 50 ve 53 takip dosya numaralı kamu alacağının süresinde verilen beyannameler ile tahakkuk ettirilip ödenmeyen 2007 yılı kurumlar vergisi ile aynı yılın Nisan-Haziran dönemine ait geçici vergiye ilişkin gecikme zammından oluştuğu, sözü edilen kamu alacakları yönünden 25/05/2007 tarihinde hisse devir sözleşmesi ile hissesini devreden davacının şirketle ilgisi kalmadığından, ilgili dönemlere ait kamu alacağından sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle 6, 7, 8, 9, 10 takip numaralı ödeme emirleri ile 5 takip numaralı ödeme emrinin 50 ve 53 takip dosya numaralı kamu alacakları haricindeki kısımları yönünden karar verilmesine yer olmadığına hükmeden, 5 takip numaralı ödeme emrinin değinilen kamu alacaklarına ilişkin kısmını ise iptal eden …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; hisse devrinin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği 19/06/2007 tarihine kadar davacının ortak sıfatıyla sorumluluğun devam ettiği açık olduğundan, asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği ve idarece kamu alacağının şirketten tahsiline ilişkin tüm takip yollarının tüketilip tüketilmediği araştırılarak yeniden karar verilmek üzere söz konusu ödeme emrinin 50 ve 53 takip numaralı kamu alacaklarının 19/06/2007 tarihinden önceki döneme isabet eden kısmı yönünden iptaline dair hüküm fıkrasını bozan, 19/06/2007 tarihinden sonraki döneme isabet eden kısmı yönünden iptaline dair hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz istemini ise aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle reddeden Danıştay Üçüncü Dairesinin 28/02/2019 tarih ve E: 2015/11135,K: 2019/1441 sayılı kararının; davalı idare tarafından, davacının asıl borçlu şirkete uyuşmazlık konusu dönemde ortak olduğu ve şirketten tahsil edilemeyen kamu alacağının tahsili amacıyla adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı, davacı tarafından ise, 19/06/2007 tarihinden önce herhangi bir borcu olmadığı ileri sürülerek düzeltilmesi istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Taraflarca savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Davacı kararın düzeltilmesi isteminin kısmen kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen sebepler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi hükmüne uygun bulunduğundan, davacının kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ile Danıştay Üçüncü Dairesinin 28/02/2019 tarih ve E: 2015/11135,K: 2019/1441 sayılı kararının; 16/07/2014 tarih ve 5 takip numaralı ödeme emrinin 50 ve 53 takip dosya numaralı kamu alacaklarına ilişkin kısmının 19/06/2007 tarihinden önceki döneme ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılmasına karar verildikten sonra davalı idarenin temyiz istemi bu yönden yeniden incelenerek işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyize konu edilen vergi mahkemesi kararının, 5 takip numaralı ödeme emrinin 50 ve 53 takip dosya numaralı kamu alacaklarının, davacının hisse devir tarihi olan 25/05/2007 tarihinden sonraki döneme ilişkin olarak iptaline yönelik hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Dairemizce de uygun bulunmuştur.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 35. maddesinin uyuşmazlık döneminde yürürlükte bulunan şeklinde limited şirket ortaklarının, şirketten tahsil olanağı bulunmayan kamu alacağından sermaye payları oranında doğrudan doğruya sorumlu olacağı ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacağı kurala bağlanmıştır.
Davacının şirketteki hissesini 25/05/2007 tarih ve 7 sayılı ortaklar kurulu kararıyla devrettiği, devre ilişkin bu kararın 19/06/2007 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği, 5 takip numaralı ödeme emrine konu 50 ve 53 takip dosya numaralı kamu alacaklarının tahakkuk ettirilip ödenmeyen 2007 yılı kurumlar vergisi ile aynı yılın Nisan-Haziran dönemine ait geçici vergiye ilişkin gecikme zammından oluştuğu anlaşılmıştır.
Sözü edilen yasal düzenleme uyarınca, hisse devrinin gerçekleştiği 25/05/2007 tarihine kadar davacının ortak sıfatıyla sorumluluğunun devam ettiği açık olduğundan, şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği ve idarece kamu alacağının şirketten tahsiline ilişkin tüm takip yollarının tüketilip tüketilmediği araştırılarak yeniden karar verilmek üzere kararın yazılı gerekçeyle sözü edilen kamu alacaklarının iptaline ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kısmen kabulüyle … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, 16/07/2014 tarih ve 5 takip numaralı ödeme emrinin 50 ve 53 takip dosya numaralı kamu alacaklarının 25/05/2007 tarihinden önceki döneme isabet eden kısmının iptaline yönelik hüküm fıkrasının bozulmasına, aynı ödeme emrinin bu tarihten sonraki döneme isabet eden kısmının iptaline ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz isteminin reddi ile değinilen hüküm fıkrasının onanmasına, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, Kararın, diğer hüküm fıkrasına yönelik olarak kararın düzeltilmesine ilişkin dilekçede ileri sürülen nedenler 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinde yazılı sebeplerden hiçbirine girmediğinden davalı idare kararın düzeltilmesi isteminin söz konusu hüküm fıkrası yönünden reddine,17/12/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
Kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen nedenler istemin kabulünü gerektirecek nitelikte bulunmadığından, davacı kararın düzeltilmesi isteminin de reddi gerektiği oyuyla Daire kararına bu yönden katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.