2. Ceza Dairesi Esas No: 2009/25584 Karar No: 2011/2071 Karar Tarihi: 08.02.2011
Kasten yaralama - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2009/25584 Esas 2011/2071 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sultanbeyli 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 18/05/2006 tarihinde görülen bir kasten yaralama davasında, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması için aranan \"kasıtlı bir suçtan mahkum olmama\" koşulunun bulunmaması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılamayacağı belirlendi. Sanık adli sicil kaydında engel sabıkası olduğu halde, cezasının ertelenmesine karar verilebileceği ve tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 81. maddesinin uygulanmaması kararlaştırıldı. Ancak hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararda yargılama giderlerinin dökümünün yapılmaması ve diğer bazı eksiklikler nedeniyle sanığın temyiz itirazları yerinde görüldü ve hükmün bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri ise şu şekilde: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/6-(a) bendi, 647 Sayılı Yasa'nın 6. maddesi, 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 81. maddesi, 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 523/1. maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 324. maddesi.
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan, 5271 sayılı CMK’nın 231/6.maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama” koşulunun bulunmaması nedeniyle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın adli sicil kaydında engel sabıkası olduğu halde, cezasının 647 salılı yasanın 6. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilemesi ve tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında, 765 Sayılı TCK.nun 81. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir, ancak; 1-İddianame tarihinden önce sanık tarafından ödeme yapılıp yapılmadığı, ödenmiş ise; ödenen miktarın normal tarife üzerinden hesaplanacak bedeli karşılayıp karşılamadığı araştırılarak, sonucuna göre sanık hakkında 765 sayılı TCK.nun 523/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Katılan kurum vekilinin oturumlarda hazır bulunmadığının, sadece katılma istemini içeren 12.10.2005 havale tarihli dilekçesini celse arasında ibraz ettiğinin anlaşılması karşısında Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre dilekçe yazım ücreti yerine, yazılı şekilde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi, 3-Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararda yargılama giderlerinin dökümünün yapılmaması suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 324 maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 08/02/2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.