Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5081
Karar No: 2019/1907
Karar Tarihi: 07.03.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/5081 Esas 2019/1907 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, müvekkili tarafından keşide edilen senedin banka şubesi tarafından zayi edildiğini, ancak bankanın müvekkili şirkete doğru dürüst bilgi dahi vermediğini, davalının senedi zayi etmesi nedeniyle müvekkilinin senet bedelini senet borçlusu hakkında yapılan takibin semeresiz kaldığını ve davalı bankanın kendi kusuruyla senedi kaybedip müvekkili zarara uğratmış olduğunu iddia ederek, belirsiz alacak davası açmıştır. Mahkeme ise bononun kaybedilmemiş olsa dahi davacının borçlusunun bonoyu ödeyememesi nedeniyle bankanın sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Temyiz talebi mahkemece reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri: Türk Ticaret Kanunu (T.T.K.) madde 634, Hukuk Muhakemeleri Kanunu (H.M.K.) madde 386.
11. Hukuk Dairesi         2017/5081 E.  ,  2019/1907 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 13/06/2017 tarih ve 2016/759-2017/736 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, 16/12/2006 vadeli 1.400,00 TL bedelli,... tarafından keşide edilen senedin müvekkili tarafından 15/11/2006 tarihinde tahsil cirosu ile davalı ...Ş. ...Şubesine teslim edildiğini, senedin banka şubesi tarafından zayi edildiğini, senedin müvekkili tarafından defalarca istendiğini, ancak bankanın müvekkili şirkete doğru dürüst bilgi dahi vermediğini, davalının senedi zayi etmesi nedeniyle müvekkilinin senet bedelini senet borçlusu hakkında Kadıköy 3. İcra Müdürlüğünün 2011/10191 Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını ve yapılan takibin semeresiz kaldığından aciz vesikası alındığını ve davalı bankanın kendi kusuruyla senedi kaybedip müvekkili zarara uğratmış olması nedeniyle uğradığı zararın tespiti ve tahsili için açılan belirsiz alacak davasının kabulüyle şimdilik 3.347,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir .
    Davalı vekili, müvekkilinin senet borçlusu olmadığını, senedi tahsil için teslim aldığını, zayi olması üzerine de gerekli tedbir kararları ve daha sonra senedin iptaline karar verilmesini sağlayarak zarar doğumuna engel olacak tüm tedbirleri aldığını, davacının müvekkili bankanın sorumluluğuna gidebilmesi için herşeyden önce müvekkili bankanın senedin zayi olmasında kastının veya ağır ihmalinin sonuç oluşacak zararının meydana gelmesi gerektiğini, oysa ki davacının varsa bir zararı bile bunun müvekkili bankaya tahsil için verilen senedin zayi olmasından değil borçlu hakkında başvurulması gereken yollara kendi ihmal ve kusurundan dolayı geç başvurmasından kaynaklandığını, senedin tahsil edilememesi ile müvekkilinin fiili arasında illiyet bağı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece Dairemizce verilen bozma ilamına uyularak, yapılan inceleme neticesinde keşideci ... hakkında Datça İcra Dairesinde 67 adet icra takibi bulunduğu, bu takiplerden sadece bir tanesinde infazen tahsilat yapıldığı ve bir tanesinde haricen tahsilat olduğu, diğer takiplerin takipsiz kaldığı, adına kayıtlı malvarlığı tespit edilemediği, bu haliyle bono kaybedilmemiş olsa dahi, vadesi sonunda davacı tarafından dava dışı borçlu tarafından ödenemeyeceği ve bonoyu kaybeden bankanın salt bononun kaybedilmesi nedeniyle sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 07/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi