13. Ceza Dairesi 2016/17545 E. , 2016/15793 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Şikayetçi vekilince sanıklar hakkında kurulan tüm hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Kamu davası açıldıktan sonra usulüne uygun şekilde mahkemeye başvurarak katılan sıfatını kazanmayan suçtan zarar gören ... ... vekilinin kararı temyiz etme hakkı bulunmadığından temyiz isteminin 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Sanıklar ... ..., ... ..., hakkında 15.12.2006 tarihli hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik sanıklar müdafiince yapılan temyiz isteminin incelenmesinde;
Bozma ilamında belirtildiği üzere, 28.05.2007 tarihli borç bitti yazısının, hangi suç yada suçlardan doğan zarara ilişkin düzenlendiği, şikayetçi kurumdan tereddüte mahal bırakmayacak şekilde sorulup belirlenerek sonucuna sanıklar hakkında TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığndan bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Hak yoksunluklarına karar verilmesi için sanıklar hakkında hürriyeti bağlayıcı cezaya hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar .... ..., ... ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanıklar ... ..., ... ... hakkında 10.07.2006, 13.07.2006, 16.10.2006, 18.11.2006 ve 26.11.2006 tarihli hırsızlık suçundan, sanık ... ... hakkında ise kurulan tüm hükümlere yönelik sanıklar müdafiince yapılan temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Bozma ilamında belirtildiği üzere, 28.05.2007 tarihli borç bitti yazısının, hangi suç yada suçlardan doğan zarara ilişkin düzenlendiği, her suç bakımından ayrı ayrı zarar giderimi bulunup bulunmadığı hususlarının şikayetçi kurumdan tereddüte mahal bırakmayacak şekilde sorulup belirlenerek sonucuna göre sanıklar hakkında TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanık ... bakımından kabule göre; 15.12.2006 tarihinde işlenen suçtan doğan zararın giderilmiş olması, sanığın daha evvel engel adli sicil kaydı da bulunmaması karşısında, yetersiz gerekçe ile 15.12.2006 tarihli suç bakımından hakkında CMK"nın 231 ve TCK"nın 51. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına, 10.07.2006, 13.07.2006, 16.10.2006, 18.11.2006 ve 26.11.2006 tarihli suçlar bakımından ise TCK"nın 51. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına dair kararlar verilmiş olması,
3-Tüm sanıklar yönünden; Hak yoksunluklarına karar verilmesi için sanıklar hakkında hürriyeti bağlayıcı cezaya hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ..., ... ..., ... ... ... ve ... ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, sanık ... hakkında ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 326/son. maddesinin gözetilmesine, 28.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.