4. Hukuk Dairesi 2010/3725 E. , 2011/3137 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı...San. Böl. Tüzel Kişiliği vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/12/2007 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 07/07/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacının diğer temyiz itirazına gelince; dava, Organize Sanayi Bölgesinde taşınmaz sahibi olan davalının 2005-2006-2007 yıllarına ilişkin yönetim ödentisi (aidatı), alt yapı katılım payı ve bunların gecikme bedellerinin yapılan bildirime rağmen ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı ise, taşınmazın arsa niteliğinde olup alt yapı hizmetlerinden yararlanmadığını, davacı ile üyelik ilişkisi bulunmadığından kendisinden alt yapı katılım payının istenemeyeceğini, davacının neye göre istekte bulunduğunun açıklanmadığını ileri sürerek, istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Yerel mahkemece, alt yapı katılım bedeli ile yönetim ödentisi ve bunların işlemiş yasal faizleri hesaplattırılarak istemin bir bölümü kabul edilmiş; gecikme bedeline ilişkin istem reddedilmiş; karar, taraflarca temyiz olunmuştur.
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Yasası"nın “Gelirler” başlıklı 12/j maddesinde “gecikme cezaları” organize sanayi bölgelerinin gelirleri arasında sayılmıştır. Davacı Organize Sanayi Bölgesi (OSB) girişimciler kurulu (müteşebbis heyeti) her yıl için alınacak gecikme cezalarını belirlemiş olup OSB içinde arsa satın alan davalı, arsayı satın aldığı 02.09.2005 günü ile sattığı 21.03.2007 günü arasındaki yönetim ödentisi ile bunun gecikme cezasından sorumludur.
Yerel mahkemece açıklanan yön gözetilmeyerek, davalının gecikme bedeli yerine yasal faiz ile sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
3-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; a)Davalının dava dışı kişiden pay satın aldığı taşınmaz davacı Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü’nün kurulması ile davacı OSB sınırları içinde kalmıştır.
4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Yasası"nın 12, 13 ve 16. maddelerinde alt yapı katılım bedellerinin katılımcılar tarafından karşılanacağı belirtilmiş; aynı Yasası"nın 3. maddesinde de katılımcı: “OSB’lerde, bir işletmenin kurulması için parsel tahsisi veya satışı yapılanlar ile maliki bulunduğu parselde üretimde bulunan veya bulunmayı taahhüt eden ve bu Kanunun amacına uygun faaliyet gösteren gerçek ve tüzel kişi...” olarak tanımlanmıştır. Davalıya arsa satılmadığı gibi parsel de özgülenmemiş (tahsis edilmemiş) olup davalı dava dışı kişiden taşınmaz payı satın almıştır.
Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davalının katılımcı sıfatını kazanmadığı ve alt yapı katılım payından sorumlu tutulamayacağı benimsenip alt yapı katılım payına ilişkin istemin reddedilmemiş olması bozmayı gerektirmiştir.
b)02.09.2005"de satın aldığı payı 21.03.2007"de satan davalının sorumluluğunun, 02.09.2005 günü ile 21.03.2007 günü arasındaki yönetim ödentileri ile onun gecikme bedelinden ibaret olduğu gözetmeyerek 2007 yılı Nisan ayı için hesaplanan tutardan da sorumlu tutulmuş olması doğru olmadığından, karar bu nedenle de bozulmalıdır.
c)Takip konusu alacak tutarı belirgin (likid=liquid) olmadığından uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirmektedir. Bu durumda, olayda uygulama yeri bulunmayan İcra ve İflas Yasasının 67/2. maddesi gereğince, davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına yasal olanak bulunmamaktadır.
Yerel mahkemece anılan yön gözetilmeyerek, davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmuş olması da başka bir bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davacı yararına; (3/a, b ve c) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA; tarafların öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 24/03/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.