15. Ceza Dairesi 2014/18889 E. , 2017/8379 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK"nun 204/1, 53/1. maddesi veTCK"nun 158/1-f-son, 52/2-4, 53/1. maddesi uyarınca mahkumiyetlerine
Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."in ... Gıda Şirketinde satış elemanı olarak çalıştığı, diğer sanık ... ile işbirliği içerisinde hareket ederek suça konu sahte çeki oluşturdukları ve bu çekte hayali bir kişi olarak ....Gıda ismini çekin ilk lehdarı ve ciro edeni olarak gösterip, ikinci ciranta olarak da müşteki ..."ın ismine yer verdikleri ve sonra bu çeki otobanda araçla geçiş yapan bir şahsı ... olarak göstermek suretiyle onun vasıtasıyla .... Gıda elemanı ..."e alınacak mal karşılığında teslim ettikleri, çek ve ... hakkında güven oluşturmak için de, daha öncesinde bu şahsa ait elde ettikleri vergi levhasını ve sahte olarak oluşturdukları imza sirkülerini kullanmak suretiyle bu şahıs adına mal alışı yaptıklarının iddia edildiği olayda; sanıklar, katılan beyanları ve dosya kapsamından; sanıkların atılı suçları işlediklerinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanığın, kasten işlemiş olduğu nitelikli dolandırıcılık suçundan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak hakkında TCK"nın 53/1,2,3 madde ve fıkralarının uygulanmamasının, infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
2- Nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden; Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" ibaresinin eklenmesi hüküm fıkrasında yer alan 40.000 TL adli para cezasının 36.460 TL’ye indirilmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA 29/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.