Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/5315
Karar No: 2008/7572

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2008/5315 Esas 2008/7572 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, komşu apartmanda inşa edilen su deposunun inşa şekli ve monte edildiği yeri bakımından tehlike oluşturduğunu, görüntü kirliliğine neden olduğunu ileri sürerek, el atmanın önlenmesi ve yıkım istemiştir. Davalı yönetici olmadığını bildirerek, husumetten reddi savunmuştur. Mahkeme, iddianın sabit olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, mülkiyet hakkının komşuluk ilişkilerinden doğan zorunlu çıkar çatışmalarını düzenleyen Medeni Kanun'un 737. maddesi gereği, taşınmaz malikleri komşularına zarar verebilecek her türlü taşkınlıklardan kaçınmakla yükümlüdür. Bu doğrultuda, somut olayda zararın niteliği, kapsamı ve ne şekilde giderileceği yönünde tarafların delilleri toplandıktan sonra uzman bilirkişilerden bilim ve tekniğe uygun rapor alınması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, kararın bozulması ve yeniden keşif yapılması, rapor alınması sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Kanun maddeleri olarak ise, TMK'nun 683. maddesi mülkiyet hakkını, TMK'nun 737. maddesi komşuluk ilişkilerini düzenlemiş, TMK'nun 738. maddesi malikin zarar vermekten kaçınma yükümlülü
1. Hukuk Dairesi         2008/5315 E.  ,  2008/7572 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 03/07/2007
    NUMARASI : 2004/205-2007/216

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, 5 parsel sayılı taşınmazın 2 nolu bağımsız bölümünün maliki olduğunu,komşu apartmanda inşa edilen su deposunun inşa şekli ve monte edildiği yeri bakımından tehlike oluşturduğunu,görüntü kirliliğine neden olduğunu ileri sürerek,el atmanın önlenmesi ve yıkım istemiştir.
    Davalı,yönetici olmadığını bildirerek,husumetten reddi savunmuştur.
    Mahkemece,iddianın sabit olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar,davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi  raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü:
                                                                                  -KARAR-
    Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan el atmanın önlenmesi ve tazminat isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece,davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden;çekişme konusu 5 parsel sayılı taşınmazdaki 2 nolu bağımsız bölümün davacıya ait olduğu, buna komşu olan 7 parsel sayılı taşınmazın ise,davalı yana ait olduğu anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; çağdaş hukuk sistemlerindeki tanımıyla mülkiyetgeniş haklar, buna bağlı yetkiler ile birlikte bazı ödevlerin oluşturduğu bir hukuksal kurumdur. Başka bir söyleyişle mülkiyet, tanıdığı geniş hak ve yetkilerin yanında bazı ödevlerde yükleyen bir ayni haktır. Medeni Kanunun 683. maddesinde "Bir şeye malik olan kimse hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir." hükmü getirilmek suretiyle mülkiyet hakkının kaIJunla kısıtlanabileceğine işaret olunmuştur. Bu doğrultuda olmak üzere, taşınmaz malikini komşusuna zarar verebilecek her türlü taşkınlıklardan kaçınmakla yükümlü kılan aynı kanunun 737. maddesi, komşuluk ilişkilerinden doğan zorunlu çıkar çatışmalarını düzenlemiş, bir arada yaşamak durumunda olan, komşu taşınmaz maliklerinin ekonomik, sosyal çıkarlarını dengede tutabilmek için onlara katlanma ve kaçınma ödevleri yüklemiştir.
    O halde, bir toplumda birlikte yaşama olanağı sağlayan insancıl, gerçekçi, zorunlu temel hukuk kuralına göre, hakim; somut olayın özelliğini, taşınmazların konumlarını, kullanma amaçlarını, niteliklerini, yöresel örf ve adetleri, toplumun doğal ihtiyaç ve gerçeklerini göz önünde bulundurarak, komşuların birbirlerine göstermekle yükümlü oldukları olağan katlanma ve hoşgörü sınırını aşan bir taşkınlığın bulunup bulunmadığını saptama,zararı giderici önlemlerden en uygununu bulma, kaçınılmaz müdahaleleri yapmak suretiyle özverileri denkleştirme durumundadır.
    Bunun içinde zararın niteliği, kapsamı ve ne surette giderileceği yönünde tarafların tüm delilleri toplandıktan, gerektiğinde yerinde keşif yapıldıktan sonra uzman bilirkişilerden bilim ve tekniğe uygun gerekçeli rapor alınması zorunludur.
    Somut olaya gelince, Davacı,davalı yan parselinde bulunan su deposunun taşınmazına zarar verdiğini ve tehlikeye düşürdüğünü ileri sürerek, eldeki davayı açmıştır.
    O halde, taraflar arasındaki çekişmenin komşuluk hukukunu düzenleyen TMK"nun 737 ve devamı maddeleri gözetilmek suretiyle çözüme kavuşturulacağı açıktır. TMK" nun 738.md.si malikin kazı ve yapı yaparken, komşu taşınmazları tehlikeye düşürmek ya da üzerlerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar vermekten kaçınmalarını öngörmektedir. Diğer bir deyişle olayda TMK"nun 738.md.sinin uygulanabilmesi için mutlaka zararın oluşmuş ve sonuçlanmış olması gerekmez.
    Eldeki davada iki kez keşif yapılmış ve bilirkişilerin bilgisine başvurulmuş ise de,gerek dava öncesi tespit,gerekse yargılama sırasında alınan raporlar  çelişkili olduğu gibi,eldeki raporlar uyuşmazlığı çözmeye de elverişli değildir.
    Hal böyle olunca, özellikle aralarında yapı ve statik  hesaplarını yapma yetki veya  yeteneğine sahip inşaat mühendisinin  dahil olduğu 3 kişilik bilirkişi kurulu aracılığı ile yukarıdaki ilkeler doğrultusunda yeniden keşif yapılması,önceki raporlar arasındaki  çelişkinin  giderilmesi ve komşuluk hukukuna aykırılık teşkil eden bir husus saptandığı takdirde hangi önlem ya da  önlemlerle  giderilebileceğini kapsar biçimde  rapor alınması sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken,yazılı olduğu üzere  karar verilmesi doğru değildir.Davacının temyiz itirazı yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K."nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,16.6.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.             

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi