6. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/16944 Karar No: 2013/1129 Karar Tarihi: 28.01.2013
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/16944 Esas 2013/1129 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir ortaklığın giderilmesi davası sonucu, taşınmazın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Ancak, tapuda pay sahibi görünen davalı paydaşlara ulaşılamadığından adres bilgileri tespit edilememiş ve kayyım atanması için başka bir dava açılmıştır. Bu nedenle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kanunlar arasında da açıklaması gerekenler: 3561 sayılı kanun, Türk Medeni Kanunu'nun 32. ve devamı maddeleri, 427. maddesi ve HUMK'nın 428. maddesi.
6. Hukuk Dairesi 2012/16944 E. , 2013/1129 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığınn giderilmesi davasına dair karar, davalılar kayyumu tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, bir adet taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne,ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiş ,hüküm kayyım vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;dava konusu taşınmazın paylı mülkiyete tabi olduğunu ancak tapuda pay sahibi görülen davalı paydaşlara ulaşılamadığından kullanım konusunda anlaşma sağlanamadığını belirterek taşınmazın aynen taksimine, mümkün olmadığı takdirde ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yaptırılan zabıta araştırması neticesinde davalı paydaşların açık kimlik bilgileri bulunmadığından adreslerine ulaşılamadığı,gaip olabilecekleri gerekçesiyle 3561 sayılı kanun uyarınca ... Defterdarlığına ihbarda bulunulmuş ve 22.08.2006 tarihli celsede de ... Deftardarlığı kayyım olarak atanmıştır.Türk Medeni Kanun"unun 32. ve devamı maddelerinde gaiplik kararı ve yargılama usulü düzenlenmiştir. Aynı kanunun 427.maddesinde de Yönetim Kayyımının hangi hallerde atanabileceği sayılmıştır. Bu usullere uygun olarak bir kısım davalılara3561 Sayılı Kanun gereğince kayyım atanması için ayrı bir dava açılmak üzere davacı vekiline süre verilmesi, kayyım atanmasından sonra atanan kayyıma davaya dilekçesi ve duruşma gününün tebliği yapılarak işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, arar kararı ile kayyım atanarak sonuca gidilmesi isabetsizdir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.