18. Ceza Dairesi 2015/26325 E. , 2016/6997 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kişilerin huzur ve sükununu bozma, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-CMK"nın 231/11. maddesinde yer alan, "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir" şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemece duruşma açılarak, sanığın duruşmaya çağrılması, varsa diyecekleri sorularak yapılan yargılama sonucuna göre aynı Kanunun 230. maddesi uyarınca hüküm fıkrasında bulunması gereken bütün hususlar da gözetilerek yeniden hüküm kurulması ve bu hükmün açıklanması gerektiği gözetilmeden, savunma hakkını kısıtlayacak biçimde sanığın duruşmaya davet edilmeksizin tensiben karar verilmesi
2-Kabule göre de;
a)Sanığın, katılana gönderdiği üç adet mesajda yazılı olan “Çoşkun başkanla dost hayatı yaşıyorsun, şimdi kimin kucağındasın, iyice kaşa...sın, Antalya"daki dostunun yanına git” şeklindeki sözlerinin bir bütün halinde hakaret suçunu oluşturduğu gözetilmeden yerinde görülmeyen gerekçeyle atılı suçtan hüküm kurulması,
b)CMK"nın 231/11. maddesinde yer alan, "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme; kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir" şeklindeki düzenleme karşısında, denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hakaret suçuna ilişkin hükümdeki TCK"nın 125/1, 43 ve 62. maddeleri uyarınca belirlenen 3 ay 3 gün hapis cezasının TCK"nın 50/1-d maddesi uyarınca sanığın cafe, internet cafe ve benzeri eğlence yerlerine gitmekten yasaklanması, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuna ilişkin hükümdeki TCK"nın 123/1 ve 62. maddeleri uyarınca belirlenen 2 ay 15 gün hapis cezasının ise TCK"nın 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesi suretiyle CMK"nın 231/11. maddesine aykırı davranılması,
b) Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunda, temel cezanın TCK"nın 123/1. maddesi uyarınca 3 ay hapis cezası olarak belirlenmesinden sonra aynı Kanunun 62. maddesi uyarınca indirim yapılması sırasında hüküm fıkrasında cezanın, 2 ay 15 gün ve 3 ay 10 gün olarak iki farklı şekilde tayin edilmesi, sonrasında ise TCK"nın 50/1-a maddesi uyarınca hangi cezanın tercih edildiği belirtilmeden günlüğü 20 TL"den paraya çevrilen cezanın neticeten 2000 TL olarak tayin edilmesi suretiyle hüküm fıkrasında çelişkiye düşülmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06/04/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.