17. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/10173 Karar No: 2016/2622
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/10173 Esas 2016/2622 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2014/10173 E. , 2016/2622 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, borçlu aleyhinde yürütülen icra takiplerinde borca yeterli malvarlığı bulunamadığını, borçlunun alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla taşınmazını raicinden düşük bedelle davalı 3.kişi ..."a satarak devir ettiğini, onun da kendi hissesini, borçlu ile soyadı aynı olan diğer hissedarlarla birlikte davalı 4.kişi ..."a satarak devir ettiğini ileri sürerek tasarrufların iptaline verilmesini talep etmiştir. Davalı borçlu vekili, dava konusu takip dosyaları için alacaklıya ödemelerde bulunulduğunu, mal kaçırma iddiasının asılsız olduğunu, aciz vesikasının bulunmadığını savunmuştur. Davalı ... vekili, taşınmaz hissesinin üzerindeki ipotekle birlikte satın alındığını, daha sonra diğer hissedarlarla birlikte davalı ..."a satıldığını, ipoteğin de bu davalı tarafından kaldırıldığını savunmuştur. Davalı ... vekili, satışın gerçek olduğunu raiç bedeli ödenerek satın alındığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece dava konusu taşınmazın davalı 3.kişi ... tarafından raicinden çok düşük bedelle satın alındığı, bu davalı yönünden davanın kabulüne, davalı 4.kişi ..."ın ise borçlunun kardeşinin kiracısı olduğu, borçlu ve kardeşleri ile aynı binada çalıştığı anlaşılmışsa da bu davalının taşınmazı raicinden satın aldığı, muvazaanın bulunmadığı gerekçesiyle bu davalı yönünden davanın reddine verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, İİK"nun 277 vd maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilşikindir. Dava konusu taşınmaz hissesinin üçüncü kişi konumunda bulunan davalı ... tarafından raicinden çok düşük bedelle satın alınmış olması karşısında bu davalı yönünden davanın kabulüne verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ancak, 4.kişi konumunda bulunan davalı ..."ın borçlunun kardeşinin kiracısı olduğu, borçlu ve kardeşleri ile aynı binada çalıştığı dosya kapsamı ile sabittir. Bu durumda davalı ..."ın borçlunun alacaklılarından mal kaçırma kasdıyla hareket ettiğini bilen veya bilmesi gereken kişilerden olduğunun kabulü ile İİK"nun 280/1.maddesi uyarınca tasarrufun iptaline verilmesi gerekirken bu yön gözardı edilerek aksi düşüncelerle davalı ... hakkındaki davanın reddine verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı ... yönünden BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 3.3.2016 gününde oybirliğiyle verildi.