15. Hukuk Dairesi 2020/134 E. , 2020/2581 K.
"İçtihat Metni"Davacılar 1-... 2-..., dahili davacı ... ile yargılamanın iadesini talep eden davalı ... arasındaki davadan dolayı ... 17. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 11.10.2018 gün ve 2018/141 E.-2018/301 K. sayılı hükmü onayan Dairemizin 15.10.2019 gün ve 2019/963 E.-2019/3944 K. sayılı ilamı aleyhinde yargılamanın iadesini talep eden davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Yargılamanın iadesi talep olunan dava, eser sözleşmesinin bir türü olan kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve tazminat istemine ilişkin davadır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucu 06.02.2014 tarih, 2013/124 Esas, 2014/27 Karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 14.04.2015 tarih, 2014/8312 Esas, 2015/2544 Karar sayılı kararı ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak 22.10.2015 tarih 2015/288 Esas, 2015/344 Karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 15.03.2017 tarih, 2016/1355 Esas, 2017/827 Karar sayılı kararı ile onanmış, davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuş, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 16.01.2018 tarih, 2017/1695 Esas, 2018/41 Karar sayılı kararı ile karar düzeltme isteğinin reddine karar verilmiş. Kararın kesinleşmesi üzerine 21.03.2018 tarihli dilekçe ile yargılamanın yenilenmesi davası açılmış ve mahkemenin 11.10.2018 tarihli kararı ile yargılamanın yenilenmesi davasının reddine karar verilmiş, verilen karar talep eden vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 15.10.2019 tarih, 2019/963 Esas 2019/3944 Karar sayılı kararı ile onanmış ve onama kararının tebliği üzerine yargılamanın yenilenmesi davacısı tarafından yasal süresi içerisinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3/2 maddesinde “Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanun"un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454"üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” düzenlemesine yer verilmiş iken 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile bu hüküm "12.01.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3"üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan" ibaresi “verilen” şeklinde değiştirilmiş ve fıkraya aşağıdaki cümle eklenmiştir. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemesine gönderilmez:” şeklinde değiştirilmiştir. Daha sonra 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 47. maddesinde yer alan “6100 sayılı Kanun"un geçici 3"üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "454" ibaresi "444" şeklinde değiştirilmiştir.” hükmüyle yargılamanın yenilenmesine ilişkin kararlar istinaf yoluna tabi tutulmuştur.HMK"nın 448. maddesinde "Bu Kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanır." hükmü bulunmaktadır.
Bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde, istinaf kanun yolunun yürürlüğe girdiği 20.07.2016 tarihine kadar temyiz kanun yoluna başvurulmuş bir karar hakkında bu kararın kesinleşmesine kadar geçecek süreçte 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun istinafa ilişkin düzenlemeleri eklenmeden önceki hâli uygulanmaya devam edilecektir. Yani 20.07.2016 tarihinden önce temyiz yoluna başvurulmuş bir dosya bu yolla sonuçlanacak olup, bu dosyanın hiç bir şekilde istinaf incelemesine tabî tutulması söz konusu olmayacaktır. 20.07.2016 tarihinden önce bir dosyada verilen karara karşı temyiz kanun yoluna başvurulmuşsa, o karar Yargıtayca bozulmuş olsa dahi bundan sonra verilecek kararlarla (bozmadan geçmiş dosyalarla ilgili verilecek kararlar) ilgili olarak da başvurulması gereken kanun yolu 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun istinafla ilgili değişikliklerinin yapılmadan önceki hâline ilişkin düzenlemeler gereği temyiz ve koşulları varsa karar düzeltme yoludur. İstinaf yolu söz konusu olmayacaktır. Burada sonradan verilen kararın 20.07.2016 tarihinden sonra verilmiş olmasının önemi yoktur. Daha açık anlatım ile daha önce Yargıtay incelemesinden geçen bir dosyada verilen kararın istinaf edilmesi mümkün değildir. 20.07.2016 tarihinden sonra verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurulacaksa, burada ikili ayrım yapmak gerekir.İlk olarak, biraz önce açıklandığı üzere 20.07.2016 tarihinden sonra verilen kararla ilgili olarak daha önce temyiz kanun yoluna başvurulmuşsa, artık o karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir. Bozma sonrasında verilecek karara karşı başvurulacak kanun yolu yine temyiz olup, bu inceleme sonucunda verilecek karara karşı 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440 vd. maddelerinde gösterilen şartların oluşması halinde karar düzeltme yoluna başvurulması da mümkündür.İkinci olarak, 20.07.2016 tarihinden sonra verilen karar ile ilgili olarak öncesinde bir temyiz incelemesi yapılmamışsa, bu tarihten sonra verilen kararlara karşı başvurulması gereken kanun yolu istinaf kanun yolu olacaktır.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3/2 maddesinde “...HUMK"nın 427 ilâ 454. maddelerinin uygulanmasına devam olunur...” şeklindeki hükmün 427 ilâ 444 olarak değiştirilmesi yargılamanın yenilenmesi davasının istinaf kanun yoluna tabi olacağı şeklinde değerlendirilmelidir. Usul hükümleri kanunda aksine bir düzenleme olmadığı takdirde derhal yürürlüğe gireceğinden ve göreve ilişkin olması nedeniyle re"sen nazara alınması gerektiğinden sair karar düzeltme talepleri incelenmeksizin onama ilamımızın kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesinin yapılması sağlanmak üzere ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, ödediği karar düzeltme peşin harcının istek halinde karar düzeltme isteyen yargılamanın iadesini talep eden davalıya geri verilmesine, 28.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.