16. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/22225 Karar No: 2015/7102 Karar Tarihi: 01.06.2015
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2014/22225 Esas 2015/7102 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2014/22225 E. , 2015/7102 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucunda ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 103 ada 6 parsel sayılı taşınmazın kayden ifraz edilmesi ile oluşan 103 ada 18 parsel sayılı 1.077.04 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tutanak ile tapu kaydının beyanlar hanesine “taşınmaz üzerinde bulunan yığma evin ... tarafından yaptırıldığı” şerhi verilerek davalılar ..., ..., ... ile ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazın üzerinde bulunan ev ve çevresinin taksim edilmediğini, ... mirasçılarına ait olduğunu ileri sürerek miras payları oranında adlarına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece Dairemizin usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece muris ... terekesinin 40 yıl önce taksim edildiği ve tüm mirasçıların taksime rıza gösterdiği kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de; yapılan değerlendirme usul ve yasaya uygun düşmemektedir. Dava, çekişmeli taşınmazın 30.06.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 250 metrekare yüzölçümündeki bölümüne ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın öncesinin muris ..."a ait olduğu, murisin terekesinin erkek çocukları tarafından taksim edildiği ve davacı ... ile dava dışı dört erkek kardeşin kendi aralarında yaptığı taksimle murise ait taşınmazları edindikleri taraflar arasında tartışmasızdır. Uyuşmazlık; bu şekilde yapılan taksimin hukuki sonuç doğurup doğurmayacağı ve diğer mirasçıların (murisin kız çocukları) buna rıza gösterip göstermediği noktalarındadır. Kural olarak iştirak halindeki terekenin taksim edildiğinin kabulü için tüm ortakların miras taksimine katılmış olmaları zorunludur. Diğer taraftan 1975 yılında ölen murise ait dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan evde, tespit tarihi olan 2004 yılına kadar tüm mirasçıların birlikte kullanımlarının olduğu, davacı ..."in murisin terekesinden diğer erkek kardeşler gibi payını aldığı, murisin kız çoçuklarına terekeden pay verilmediği dosya kapsamıyla da sabittir. Bu nedenle murisin kız çocuklarını bağlayıcı bir taksimin olmadığı, kaldı ki kendilerine mirastan pay verilmediği anlaşıldığından, dava konusu taşınmazın 30.06.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 250 metrekare yüzölçümündeki bölümü yönünden ... dışındaki davacıların miras payı oranında tapu kaydının iptaline ve tapuya bu şekilde tesciline karar vermek gerekirken, tüm mirasçıların taksime rıza gösterdiği yönündeki usul ve yasaya uygun olmayan gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması isabetsiz olup; davacılar vekilinin temyiz istemi bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 01.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.