14. Hukuk Dairesi 2013/14882 E. , 2014/1396 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.03.2010-05.04.2010 gününde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve tescil birleştirilen davalar ile de tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; birleştirilen davacı .. davalarının reddine, asıl davanın kabulüne dair verilen 18.10.2012 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi birleştirilen dava davacısı ...vekili ile duruşmasız olarak davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı istenilmekle, tayin olunan 04.02.2014 günü için yapılan tebligat üzerine duruşmasız temyiz eden davalılar vekili Av......ile karşı taraftan davacı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafların sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ..., davalı yüklenici ..... ile davalı arsa malikleri arasındaki ...Noterliği’nin 28.12.2005 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davalı yükleniciye bırakılan 20 parsel sayılı taşınmazdaki zemin kat 8 numaralı bağımsız bölüm işyerini davalı yükleniciyle 01.03.2010 günü ...Noterliği’nde düzenledikleri satış vaadi sözleşmesi uyarınca satışının vaat edildiğini, edimlerin yerine getirildiğini ileri sürerek, taşınmazın adına tescilini istemiştir.
Birleştirilen dava ile de davacı ... husumeti, dava açılmadan önce taşınmazdan satın alma yoluyla pay edinen .... yöneltmiştir.
Birleştirilen davada davacı ..., kesinleşen icra takibi uyarınca alacaklı olduğu davalı.....’nin borca yeter malı bulunmadığından İİK’nın 94/2.maddesi gereği verilen yetki belgesine dayanarak, davalı yüklenici ...... ile davalı arsa malikleri arasındaki ...Noterliği’nin 28.12.2005 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca 20 parsel sayılı taşınmazdaki zemin kat 8 numaralı bağımsız bölüm işyerinin davalı yüklenici adına tescili gerektiğini ileri sürerek, taşınmazın davalı ..... adına tescilini istemiştir.
Yine birleştirilen davada davacı ..., davalı ... ile davalı ..arasındaki ...Noterliği’nin 01.03.2010 günlü satış vaadi sözleşmesinin, davalı ...’in davalı ....’nin eski ortağı olup, alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak düzenlendiğini ileri sürerek, satış vaadi sözleşmesinin iptalini istemiştir.
Mahkemece, davalı ... hakkındaki davanın husumetten reddine; asıl dava ile davalı ...’e karşı açılan birleştirilen davanın kabulü ile taşınmazın davacı ... adına tesciline; davacı ...’in açtığı birleştirilen davaların taraf ehliyeti yokluğu gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Hükmü, birleştirilen davalar davacısı ... vekili ile davalı arsa malikleri vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalı arsa malikleri vekili ile davalı yüklenici ...... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Birleştirilen davalar davacısı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Dava, İİK’nın 94/2.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil ile satış vaadi sözleşmesinin iptali istemlerine ilişkindir.
Ayni veya kişisel hak sahibi bulunmayan üçüncü kişi bir taşınmazın kendisi dışındaki hak sahibi adına tescilini talep edebilir. Bu dava, taşınmazın gerçek hak sahibine iadesindeki hukuki yarar nedenine veya başka bir davada verilen ya da icra müdürlüğünün verdiği yetkiye dayanarak açılabilir.
Somut uyuşmazlıkta, davac....n alacaklı olduğu ..... aleyhine ...İcra Müdürlüğü’nün 2010/144 sırasında kayıtlı icra takibi yaptığı ve bu dosyada İİK’nın 94/2. maddesi gereğince verilen 02.04.2010 günlü yetki belgesine dayanarak dava açtığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, davacı ...’in aktif dava ehliyeti bulunmaktadır. Ancak, dava konusu 8 numaralı bağımsız bölüm için birleştirilen davanın davalıları .... arasındaki satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı olarak yani davacı ...’den mal kaçırmak amacıyla düzenlendiğine ilişkin bir kanıt sunulmamıştır. Bu nedenle, kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddi gerekirken, taraf ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi doğru değil ise de hüküm sonucu esas bakımından usul ve kanuna uygun olduğundan HUMK’nın 438/son maddesi gereğince hükmün gerekçesinin değiştirilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar...... vekili ile davalılar Veli, Vahide, Kafiye ve Nail vekilinin temyiz itirazlarının reddine; hükmün bu davalılar yönünden ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının davacı ... dışındaki temyiz edenlere yüzletilmesine, birleştirilen davalar davacısı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün gerekçesinin yukarıdaki şekilde DEĞİŞTİRİLEREK DÜZELTİLMİŞ bu gerekçe ile ONANMASINA, peşin harcın istek halinde ... Sezen"e iadesine 04.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.