Esas No: 2020/8486
Karar No: 2022/4006
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8486 Esas 2022/4006 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, kambiyo senetleri üzerine başlatılan icra takibi ile ilgili olarak davacı tarafından açılan menfi tespit davasıdır. İlk derece mahkemesi davayı reddetmiş, ancak davalı lehine maktu vekalet ücreti hükmetmiştir. İstinaf başvuruları ayrı ayrı reddedilmiş ve taraf vekilleri temyiz etmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları ve davalı vekilinin sair temyiz itirazları reddedilirken, davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin itirazı kabul edilmiştir. Kararın uygun olduğu sonucuna varılmıştır ve 6100 sayılı HMK'nın 370/2 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, İİK 72/5, HMK 201 ve 353/b-1, 373/2 maddeleri yer almaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ3. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Osmancık Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 24.02.2020 tarih ve 2018/398 E. - 2020/127 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 14.10.2020 tarih ve 2020/982 E- 2020/1236 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili aleyhine davalı tarafından kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, yapılan bu takibin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, icra takibine konu 09/01/2017 keşide, 31/01/2017 vade tarihli 50.000-USD bedelli senedin müvekkil ile davalı arasında yapılmış sözleşmeye istinaden teminat olarak verildiğini, senet üzerinde teminat olduğuna ilişkin ibare yer aldığını, ancak davalı tarafından bu ibarenin senet üzerinde karalandığını, müvekkilin iş bu bono sebebiyle alacaklı tarafa borcu bulunmadığını ileri sürerek Osmancık İcra Müdürlüğü'nün 2017/680 E. sayılı icra takip dosyasında borçlu olmadığının tespiti ile alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; menfi tespit davasının süresinde açılmadığını, taraflar arasında başka bir mahkemede menfi tespit davası bulunduğunu, davacının bu davayı açmakta hiçbir hukuki menfaatinin bulunmadığını, davacı tarafın iddia ettiği sözleşmenin davacı ile Bereket Ticaret (...) arasında akdedildiğini, müvekkilinin söz konusu sözleşmenin tarafı olmadığını savunarak davanın reddi ile alacağın %20 'si oranında tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının dava konusu bonoda yer alan imzasını inkâr etmediği, senet sebepten mücerret olmakla, davacının ileri sürdüğü iddialarını yazılı delille ispat yükü altında olduğu, HMK 201.maddesi uyarınca senede karşı ileri sürülen her türlü iddianın senetle ispatı gerektiği, davacının senedin teminat senedi olarak davalıya verildiğine dair yazılı delil sunmadığı, dava dışı Bereket Ticaret temsilcisi ... ile davacı arasında "Çözüm Ortaklığı ve Danışmanlık Sözleşmesi" imzalandığı, davalının söz konusu sözleşmenin tarafı olmadığı, teminat olduğu iddia edilen senette herhangi bir teminat kaydı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, davalının tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi'nce; davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına, mahkemece yemin hususunun davalı yana hatırlatılmamış olmasının davalı yanca istinaf sebebi olarak ileri sürülmemesine ve İİK 72/5 maddesi uyarınca davalı tarafın ihtiyati tedbir talebi bulunmayıp, ihtiyati tedbir uygulanmamış olmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının, davalı vekilinin ise aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddi ile davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan ...Ü.T’nin 13. maddesinde düzenlenen “Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” hükmü uyarınca davada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine reddedilen dava değeri olan 195.011,22 TL üzerinden davalı lehine 22.100,79-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 3.400,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi ve bu karara yönelik istinaf isteminin reddi kararı hatalı ise de bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK'nın 370/2 maddesi gereğince İlk Derece MAhkemesi'nin 5 (5) nolu hüküm fıkrasının aşağıda yazılı olduğu şekilde davalı yararına düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne, HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca, İlk Derece Mahkemesince verilen hükmün (5.) bendinin yer alan “3.400,00 TL” ibaresinin “22.100,79 TL” şeklinde değiştirilmesi suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararının davalı yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesi'ne gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 25/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.