13. Ceza Dairesi 2016/7285 E. , 2016/15544 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahumiyet, düşme
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Hükümlü hakkında, müştekiler ... ile ...’e yönelik mala zarar verme suçuna ilişkin kurulan hükümlere yönelik temyiz incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre hükümlü ... müdafiinin temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Hükümlü hakkında, müşteki ..."na yönelik hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarına ilişkin kurulan hükümlere yönelik temyiz incelenmesinde;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ... müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerinden “b” bendinin çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Hükümlü hakkında, müştekiler ..., ..., ... ile ...’a yönelik hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarına ilişkin kurulan hükümlere yönelik temyiz incelenmesine gelince;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Yargıtay 6.Ceza Dairesi’nin 22.05.2013 tarih, 2010/18166 Esas ve 2013/11812 Karar sayılı bozma ilamında; hükümlü ve arkadaşlarının soruşturma aşamasında müştekiler ..., ... ve ...’ya ait bir kısım eşyaların bulundukları yerleri söyleyerek bu müştekilere kısmi iade sağladıklarının anlaşılması karşısında; müştekilerin kısmi iade nedeniyle hükümlü hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza göstermeleri durumunda, hükümlü hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1-4. maddesinin uygulanması gerektiğinin belirtildiği, bozma sonrası yapılan yargılamada beyanları alınan müştekiler ..., ... ile ...’nun da iade edilmeyen eşyaları yönünden herhangi bir tazmin taleplerinin bulunmadığını söyledikleri, bu itibarla hükümlünün müştekiler ..., ... ile ...’ya yönelik hırsızlık eylemine ilişkin olarak, hakkında TCK’nın 168/1. fıkrası uygulanması gerekirken, yazılı şekilde 168/2. fıkrasının uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
2-Bozma ilamında, hükümlünün müşteki ...’a yönelik hırsızlık eylemine ilişkin olarak, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması yönünde herhangi bir açıklama yapılmadığı gibi şartları da oluşmadığı halde, hükümlü hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/2-4. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
3-Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 22.01.2013 tarih, 2012/1142 Esas ve 2013/17 Karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCK"nın 116/2-4. ve 119/1-c maddelerine uyan suç, CMK"nın 253/1. fıkrası “b” bendi 3. nolu alt bendi kapsamı dışında bulunduğundan, birden fazla kişi ile birlikte işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun uzlaşmaya ve şikayete bağlı olmadığının anlaşılması karşısında; mahkemece, yanılgılı değerlendirme sonucunda nitelikli işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan yazılı şekilde uzlaşma sonucu düşme kararı verilmesi,
4-Hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik olarak; Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ... müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında hükümlü yararına uygulamaların kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 22.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.