Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/7845 Esas 2019/2628 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7845
Karar No: 2019/2628

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/7845 Esas 2019/2628 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu davada, davacı bankanın, borçlu şirketin davacıya temlik ettiği alacakların icra dosyasında müvekkili bankanın lehine belirlendiği ve müvekkil bankaya ödenmesi gerektiğini iddia ettiği ve davalılar tarafından reddedildiği görülmüştür. Mahkeme, takibe dayanak olan çekin keşide tarihinden önce yapılan temliğin geçerli olduğu gerekçesiyle davayı kabul etmiştir. Ancak, iflas kararı sonrası takiplerin ve hacizlerin düşeceği göz önüne alınarak, istihkak davasının şartlarına doğrudan etki edeceği için iflas davasının sonucunun bekleneceği ve kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Kanun Maddeleri: İİK’nin 96. vd. maddeleri, 193/2. maddesi, 366/3. maddesi; HUMK’un 428. maddesi.
8. Hukuk Dairesi         2016/7845 E.  ,  2019/2628 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İstihkak

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı üçüncü kişi vekili, müvekkili Banka ile borçlu şirket arasında imzalanan kredi sözleşmesinin eki olarak alacağın temliki sözleşmesinin imzalandığını, alacağın müvekkili Bankaya temlik tarihinin icra takibinin başlatıldığı tarihten daha eski olduğunu, bu nedenle icra dosyasında mübrez alacağın temliki sözleşmesi gereğince icra dosyasına intikal eden tutarların temlik alacaklısı sıfatı ile müvekkili Bankaya ödenmesi gerektiğini, dosya borçlularının ... nezdinde doğacak hak ve alacaklarının alacağın temliki sözleşmesi gereğince müvekkili bankaya ait olduğunu belirterek davanın kabulünü istemiştir.
    Davalı alacaklı vekili, müvekkiline yöneltilen husumetin yerinde olmadığını açıklayarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı borçlu vekili, ... nezdinde tahakkuk eden hakedişlerden yapılacak ödemelerde temlik sırasının dava konusu hacizden sonra olduğunu, aradaki ihtilafın istihkaka yönelik olmadığını ve çözümünün genel mahkemelerde sağlanması gerektiğini beyanla haksız davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, takibe dayanak çekin keşide tarihi 28.09.2012 olup, dosyada mevcut 13.10.2010 tarihli temlik sözleşmesinden sonra olduğu, temlik sözleşmesi gereğince borçlu şirketin hakedip davacı Bankaya temlik ettiği paraların davacıya ait olduğu gerekçesi ile, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı alacaklı vekili ve tazminat yönünden davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden, ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 23.12.2015 tarihli ve 2015/167 Esas ve 2015/715 sayılı Kararı ile takip borçlusu ... Enerji Üretim A.Ş. hakkında iflas kararı verildiği anlaşılmaktadır. İflas kararının kesinleşmesi üzerine anılan borçlu hakkındaki takipler ve hacizler İİK’nin 193/2. maddesi uyarınca düşecektir. Ayrıca, borçlu hakkında verilen iflas kararının kesinleşmesi üzerine; konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına, maktu karar ve ilam harcı ile yargılama giderleri ve nispi vekâlet ücretinin davanın açılmasına neden olan tarafa yükletilmesine karar verilmesi gerekir. Bu durumda, iflas kararı, istihkak davasının şartlarına doğrudan etki edeceği için Mahkemece, iflas davasının sonucu bekletici mesele yapılarak oluşacak duruma göre karar verilmesi gerektiğinden, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davalı alacaklı vekilinin yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK"nin 366. ve HUMK"un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma neden ve şekline göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, taraflarca İİK"nin 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene ayrı ayrı iadesine, 13.3.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.