MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava dilekçesinde; ortak gider alacaklarının tahsili için davalı aleyhine ... 10. İcra Müdürlüğünün 2013/7803 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itirazı sonucu takibin durduğu, itirazın iptali, takibin devamı, davalı aleyhine alacağın % 20"sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi istenilmiştir.
Mahkemece; davalının sahip olduğu bağımsız bölümlerin bulundukları kat itibariyle davacıya takip tarihi itibariyle 80.010,00 TL aidat borcu bulunduğu anlaşılmış olup davanın kısmen kabulüne; davalının ... 10. İcra Müdürlüğünün 2013/7803 Esas sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın 80.010,03 TL yönünden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, davacının fazlaya ilişkin talebinin takdiren reddine, koşulları oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin takdiren reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ortak gider alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 147/.... maddesine göre (BK 126/...) dönemsel edimler hakkındaki davalar 5 yıllık zaman aşımına tabi olup dosya içerindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; özellikle ... 10. İcra Müdürlüğünün 2013/7803 Esas sayılı icra dosyasında 2002-2012 yılları aidat borçlarının tahsili talep edildiği anlaşılmaktadır.
Dosyada mevcut bilirkişi raporunun ... 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/341 Esas sayılı dosyasındaki bilirkişi raporu esas alınarak hazırlandığı saptanmakla bu aşamada raporun hükme ve denetime elverişsiz olduğu tespit edilmiştir. Mahkemece tarafların uyuşmazlık içinde bulundukları dönemlere ait kat malikleri kurul kararları vs. tüm deliller toplanıp dikkate alınarak işin uzmanı bilirkişilere ayrıntılı olarak incelettirilerek, yukarıda açıklanan kanun maddesi de dikkate alınarak hüküm kurmaya yeterli ve gerekçeli rapor aldırılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken bilirkişi raporuna atıf yapılarak yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Ayrıca mahkemece kararının gerekçesinde ”Bilirkişi raporunda ayrıntısı açıklandığı üzre davalının sahip olduğu bağımsız bölümlerin bulundukları kat itibariyle davacıya takip tarihi itibariyle 80.010,00 TL aidat borcu bulunduğu anlaşılmış olup bu nedenle takibe yapılan haksız itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir.“ denilmesine rağmen kararın hüküm kısmında davanın kısmen kabulü ile; davalının ... 10. İcra Müdürlüğünün 2013/7803 Esas sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın 80.010,03 TL yönünden iptaline, karar verilmesi gerekçe ile hüküm sonucu arasında çelişkiye neden olmuştur. Gerekçe ile hüküm sonucu arasındaki aykırılık 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/... Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırıdır. Gerekçe ile hüküm sonucu arasında çelişki olamayacağı hususu 6100 sayılı HMK"nın 298/2. maddesinde de özellikle düzenlenmiştir. Gerekçe – hüküm sonucu arasında çelişki taşıyan ve YİBK. ve HMK’nın 298/2. maddesine aykırı olan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 11/02/2019 günü oy birliği ile karar verildi.