Esas No: 2020/6949
Karar No: 2022/4038
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6949 Esas 2022/4038 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalının müvekkili aleyhine dava dışı olarak İşbankası ve Yapı Kredi bankalarına ait çeklerle ilgili icra takibi yaptığını ve çeklerdeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin çekler ve icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise müvekkilinin çekleri ticari ilişki kapsamında ciro yoluyla aldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, bilirkişi raporu sonucunda dava konusu çeklerdeki imzanın davacıya ait olmadığını tespit ederek davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak belge asıllarının tam olarak incelenmemiş olması nedeniyle karar bozulmuştur. İİK’nın 72. maddesi gereği açılan menfi tespit davasına ilişkin olan kararda, usul hataları yapıldığı için bozma kararı verilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 09.07.2020 tarih ve 2016/225 E. - 2020/411 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 17.05.2022 günü tebligata rağmen gelen olmadığı yoklama ile anlaşıldı, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine dava dışı İşbankası ve Yapı Kredi bankasına ait 8 adet çeke dayalı olarak icra takibi yaptığını, ayrıca takibe konu olmayan bir adet daha çek bulunduğunu, çeklerdeki keşideci imzasının müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin Yapı Kredi Bankasına çek hesabı ve çek koçanı için başvuruda bulunmadığını, İş Bankası'ndan çek koçanı aldığını, ancak çek koçanındaki 2 adet çek yaprağının müvekkilinin bilgisi dışında kullanıldığını, müvekkilinin karşılıksız çekten dolayı verilen ceza kararı ile durumdan haberdar olduğunu belirterek müvekkilinin çekler ve icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile çek bilgilerinde yapılan maddi hatalar düzeltilerek ve eksik yazılan çekler de belirtilmek üzere toplam 9 adet çek nedeniyle menfi tespit talebinde bulunmuştur.
Davalı vekili, müvekkilinin çekleri ticari ilişki kapsamında dava dışı Mahmut Ballı'dan ciro yoluyla aldığını, daha önce aynı şekilde davacı tarafından keşide edilen dava dışı çeklerin tahsil edildiğini, tahsil edilen çeklerin de mukayese edilmesinin gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; davalı tarafından ödendiği belirtilen dava konusu olmayan çek asıllarının temini için ilgili bankalara müzekkere yazılmışsa da evrak saklama süresi olan 10 yıl geçtiği için belge bulunamadığı, aynı şekilde dava konusu olmayan çek asılları ve ilgili çek koçanının banka tarafından çek sahibine teslimine ilişkin belge asıllarının temini için müzekkere yazılmış ise de aynı gerekçe ile de söz konusu belge asıllarının bankalar nezdinde bulunmadığı cevabı verildiği, bu nedenle bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapılamadığı, mevcut delil durumuna göre dava konusu çeklerin altında davacı adına atılı bulunan imzaların davacıya ait olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, İİK 72. maddesine dayalı açılmış, keşideci imzasının sahte olduğu iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece bozma ilamına uyularak devam olunan yargılamada, bozmanın gereğini yerine getirmek amacıyla çok sayıda bankaya müzekkere yazılmış ise de 10 yıllık saklama süresinin dolması nedeniyle talep edilen belgelerin bir kısmı arşivlerde bulunamamıştır. Mahkemece, müzekkerelere gelen cevaplar sonrası bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış ve incelenen belgelere göre dava konusu çeklerdeki imzanın davacının eli ürünü olmadığı kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak Yapı Kredi Bankası ...Şubesi'nin çek koçanı teslim talimatının aslını mahkemeye gönderdiği, yine TEB Bankası'nın Türkiye İş Bankası'na ait bir adet çekin aslı ile ibraz eden bilgilerini gönderdiği, evrak asıllarının mahkemece kasaya alındığı dosya kapsamından anlaşılmakla birlikte söz konusu belge asılları bilirkişiler tarafından incelenmemiş olup, bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 25/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.