9. Hukuk Dairesi 2021/5802 E. , 2021/10045 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ücret alacakları ve kötü niyet tazminatının hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... Bilişim Endeks Okuma Tic. Taah. Ltd. Şti. vekili, davacılara kıdem ve ihbar tazminatının ödendiğini, fazla çalışma yapılmadığını, yıllık izinlerin kullandırıldığını, müvekkili şirketin kötü niyetli olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ...Ş. vekili, müvekkili şirketin ihale makamı olduğunu, diğer davalının ücretlerden sorumlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nin 01.07.2019 tarih, 2016/17539 esas, 2019/14559 sayılı kararı ile davacıların taleplerinin iş sözleşmesi ilişkisine dayalı olduğu ve Mahkemece davaların birlikte görülerek sonuçlandırılmasının yerinde olmadığı, tefrik kararı verilerek her bir davacı işçi için yargılamaya ayrı ayrı devam edilmesi gerektiği belirtilerek sair temyiz itirazları incelenmeksizin bozulmuştur. Ayrıca Mahkemenin kabulüne göre de “..I-Fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacaklarına yönelik değerlendirmede, çizelge olan dönem açısından çizelgelere göre değerlendirme yapılması isabetli olmuştur ancak çizelge olmayan dönem açısından davacı tanıklarının da işverene karşı dava açmış olmaları sebebiyle husumetlerinin bulunduğunun ve dolayısıyla salt husumetli tanık beyanlarına göre sonuca gidilemeyeceği kuralının gözardı edilmesi hatalı olmuştur. Tefrik kararı sonrasında devam edilecek yargılamada davacı tanıklarının husumetli oldukları gözden kaçırılmamalı ve ayrıca davacı tanıklarının davaları sonuçlanmış ise bu davalardaki kabuller ve emsal dosya içerikleri de ayrıca değerlendirilmelidir. II-Dava dilekçesinde hafta tatili ücreti talep edilmiş, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağına yönelik ise bir talep bulunmadığından mahkemece davacılara ait hüküm fıkralarında ulusal bayram ve genel tatil ücreti olarak belirtilen alacak miktarının hafta tatili ücretine yönelik olduğu, iddia, mahkeme gerekçesi ve hükme esas alınan bilirkişi raporlarından anlaşılmış olup hüküm yerinde hafta tatili yerine ulusal bayram ve genel tatil ücretinin yazılmış olması da ayrıca hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” şeklinde açıklamalar yapılmıştır. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Bozmadan sonra verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının hafta tatili ücreti ile fazla çalışma ücretini hak edip etmediği noktasında toplanmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Hafta tatili ücreti talebinin ispatı da aynı esaslara tabidir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı vekili müvekkilinin elektrik kesme ve bağlama görevlisi olarak çalıştığını, işi gereği her ayın on beş günü şehir dışı veya ilçelerde göreve gittiğini, şehir dışı görevlerde sabah 07.30 akşam 21.00 ve şehir içi görevlerde ise sabah 08.00 akşam 20.00’a kadar çalıştığını ayrıca iki haftada bir Pazar günleri çalıştığını iddia etmiş, Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada fazla çalışma ücreti ve hafta tatili ücreti talepleri davacı tanıklarının davalı işverenle husumetli oldukları nazara alınarak reddine dair karar verilmiştir. Bozma ilamında fazla çalışma ve hafta tatili ücreti yönünden salt husumetli tanık beyanlarına göre sonuca gidilemeyeceği belirtilmiş olmakla birlikte, ayrıca davacı tanıklarının davalarının sonuçlanmış olması halinde bu davalardaki kabullerin de değerlendirilmesi gerektiği açıklanmıştır. Bu yönde olmak üzere, işbu temyiz incelemesi yapılan dosya içerisinde mevcut davacı tanıklarının dosyaları incelendiğinde hafta tatili ücreti yönünden talep olmadığı ve bu alacak talebi yönünden başkaca bir delil bulunmadığı anlaşılmakla, Mahkemece hafta tatili ücretinin reddine dair karar verilmesi isabetli olmuştur. Ancak fazla çalışma ücreti yönünden davacı ile aynı işi yaptığı anlaşılan davacı tanıklarının dosyalarında aylık 38,5 saat üzerinden fazla çalışma ücreti hesaplanan bilirkişi raporuna itibarla Mahkemece bu yönde karar verilmiş ve taraflarca temyiz edilmeden kesinleşmiştir. Dolayısıyla emsal nitelikteki davacı tanıklarının dosyalarında davacıların yaptıkları iş, çalışma saatleri, hizmet süresi ve diğer hesaplama unsurları ile Mahkeme gerekçesinde belirtilen hususlar bir değerlendirmeye tabi tutularak fazla çalışma ücreti talebi hakkında karar verilmesi gerekirken, salt davacı tanıklarının husumetli olduğundan bahisle fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 09.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.