19. Ceza Dairesi Esas No: 2015/14865 Karar No: 2016/240 Karar Tarihi: 13.01.2016
213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/14865 Esas 2016/240 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sahte fatura kullanmak suçundan sanığın hükümlendirildiği kararı incelemiştir. Kararda, sanığın kullandığı faturaların sahte olup olmadığının belirlenmesi gerektiği ve şirket yetkilileri hakkında açılan kamu davası varsa bu davalara bakılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanığın cezasında arttırım yapılmadığı ve hak yoksunluklarına hükmedildiği belirtilmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesi tarafından bazı hükümleri iptal edilen 5237 sayılı TCK'nın yeniden değerlendirmeye tabi tutulması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda ayrıca suç tarihinin yanlış gösterildiği için kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Kanun maddeleri olarak 213 sayılı Kanun, 5237 sayılı TCK'nın 43. ve 53. maddeleri, 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri belirtilmiştir.
19. Ceza Dairesi 2015/14865 E. , 2016/240 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Sanığın 2006 takvim yılında sahte fatura kullandığının iddia edildiği olayda; sanığın kullandığı ve sahte olduğu iddia olunan faturaları düzenleyen ... hakkında vergi tekniği raporu düzenlendiği anlaşılmakla; düzenlenen vergi tekniği ve sair raporların onaylı suretleri getirtilerek incelenmesi, şirket yetkilileri hakkında kamu davası açılıp açılmadığının sorulması, açıldığının tespiti halinde mümkünse davaların birleştirilmesi, birleştirme mümkün olmadığı takdirde dava dosyalarının intikali sağlanarak ayrıntılı özetinin tutanağa geçirilmesi; faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler, faturaları düzenleyen şirketin yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığı da dikkate alınarak düzenleyen şirket ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde gerekli görülmesi halinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik kovuşturma ile yetinilerek mahkumiyet kararı verilmesi, 2- 2006 takvim yılında birden fazla sahte fatura kullanılması nedeniyle sanık hakkında verilen ceza üzerinden 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi gereğince arttırım yapılmayarak eksik ceza tayini, 3- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve ... E., ... K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 4- Gerekçeli karar başlığında suça konu faturaların 2006 yılı Temmuz ayına ilişkin katma değer vergisi bildiriminde kullanılması karşısında suç tarihinin takip eden ayın 21. günü olduğugözetilmeden suç tarihinin 21.08.2006 yerine 2006 olarak gösterilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanık müdafiilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 13.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.