Esas No: 2020/7372
Karar No: 2022/4042
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7372 Esas 2022/4042 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/7372 E. , 2022/4042 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Samsun Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 05.02.2020 tarih ve 2019/207 E- 2020/98 K. sayılı kararın asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 17.09.2020 tarih ve 2020/601 E- 2020/1015 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 24.05.2022 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ...dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacılar vekili; TTK 449. maddesi uyarınca 27/02/2019 tarihli ertelenen genel kurulun 4, 5 ve 6 nolu gündem maddelerinin kararının geri bırakılması yönünde tedbir kararı verilmesini ve alınan kararların iptalini talep etmiş, birleşen dava yönünden de aynı nitelikteki 15.04.2019 tarihli genel kurulun 3, 4 ve 5 nolu ara kararların geri bırakılmasına ve işbu maddelerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının cevap vermediği anlaşılmıştır.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; genel kurulun ve müzakerelerin talep üzerine ertelendiği, bilançolarla ilgili 4. 5. ve 6. maddenin görüşmelerinin de ertelenmesi gerektiği, ertelenen toplantıda davacıların bilgi alma haklarının kullandırılmadığı ididasıyla yeniden erteleme talep edildiği, davacıların erteleme gerekçeleri ile ilgili yeterince bilgilendirildiğinin ispat edilemediği, genel kurulun tekrar ertlenmesi gerektiği, yine 3. madde ile bağlantılı sonraki maddelerin de iptali gerektiği, bununla birlikte yönetim kurulunun ibrasında yeter sayının da sağlanamadığı, ibra edilmemiş yönetim kurulunun da yeniden seçilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulü ile, davalı şirketin 27/02/2019 tarihli genel kurulda alınan 4, 5, 6 nolu kararların ayrı ayrı iptaline, birleşen davanın kabulü ile, davalı şirketin 15/04/2019 tarihli genel kurulda alınan 3,4,5 nolu kararlarının ayrı ayrı iptaline karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince; asıl ve birleşen davada davalı Campaş Petrol Turizm Ticaret ve Sanayi A.Ş. vekilinin istinaf başvuru talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde, asıl davaya ilişkin İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre davalı vekilinin yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından davalı vekilinin asıl davaya konu 27.02.2019 tarihli genel kurul kararlarının tümünün iptali istemi ile 15.04.2019 tarihli genel kurulun 4 nolu gündem maddesinin iptaline ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Birleşen davada, davalı vekilinin 15.04.2019 tarihli genel kurulda alınan, bilanço ve kar zarar hesaplarının okunması ve onaylanmasına dair 3. maddeye ve yönetim kurulu üyelerinin seçimine dair 5. maddeye yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, davacıların bilgi alma haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle 3. maddenin iptali ile 3. maddeyle bağlantılı 5. maddenin de iptali gerektiği, ayrıca ibra edilmemiş yönetim kurulu üyelerinin yeniden seçilemeyeceği gerekçesiyle de 5. maddenin iptaline karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince de aynı gerekçelerle istinaf taleplerini esastan reddetmiştir.
Davalı şirketin 27.02.2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında gündemin 3. maddesi uyarınca hazırlanan faaliyet raporu okunup müzakereye geçildiği sırada davacı ortaklar, finansal tabloları ve buna bağlı konuları inceleyemedikleri gerekçesiyle muhalefet şerhi sunmuş ve TTK 420/1. maddesi uyarınca erteleme talebinde bulunmuştur. Bunun üzerine finansal tabloların müzakeresi bir aydan kısa olmamak üzere ertelenmiştir. Ertelenen genel kurul 15.04.2019 tarihinde yapılmıştır. Genel kurulun 3. maddesi, bilanço ve kar zarar hesaplarının okunması ve onaylanmasına ilişkindir. Yapılan görüşmelerde, davacılar ertelenen toplantı sonrası bilgi alma taleplerinin karşılanmadığını, muhalefet şerhinde belirtilen hususlar hakkında hiçbir açıklama yapılmadığını, şirket kayıtlarını incelemek isteyen mali müşavire şirketin ticari defter ve kayıtlarının verilmediğini, buna ilişkin tutanak tutulduğunu iddia etmiş ve toplantının TTK 420/2. maddesi uyarınca yeniden ertelenmesini talep etmiştir.
6102 sayılı TTK'nın toplantının ertelenmesi başlıklı 420. maddesinin 2. fırkası gereğince azlığın istemiyle bir defa ertelendikten sonra finansal tabloların müzakeresinin tekrar geri bırakılmasının istenebilmesi için finansal tabloların itiraza uğrayan ve tutanağa geçmiş bulunan noktaları hakkında, ilgililer tarafından, dürüst hesap verme ölçüsü ilkeleri uyarınca cevap verilmemiş olması şarttır.
Mahkemece, şirketin idari organlarınca, şirketin ticari defter ve kayıtlarını inceleyebilmesi konusunda davacılara yetki verilip verilmediği, itiraza uğrayan konularda dürüstçe hesap verilip verilmediği TTK'nın 420/2. maddesi kapsamında değerlendirilmeksizin sadece Anonim Şirketleri Genel Kurul Toplamtılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında değerlendirme yapılarak sonuca varılması doğru olmamıştır.
3- Keza şirket yönetim kurulu üyelerinin seçimi TTK'nın 413. maddesi uyarınca finansal tabloların müzakeresi maddesiyle ilgili sayılmakla beraber ibra edilmeyen yönetim kurulu üyelerinin tekrar üyeliğe seçilmesini engelleyen bir hükmün TTK’da ve şirket ana sözleşmesinde bulunmadığı gözetilmeksizin yazılı gerekçelerle 5. maddenin iptaline karar verilmesi de doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin asıl davaya ve birleşen davada 15.04.2019 tarihli genel kurulun 4 nolu gündem maddesinin iptaline ilişkin temyiz itirazlarının reddine; (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin birleşen davaya ilişkin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, asıl davada takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacılara verilmesine, birleşen davada takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
istek halinde aşağıda yazılı 28,10 TL harcın temyiz eden asıl dava yönünden -asıl davada davalıya iadesine, 25/05/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Dava, Anonim Şirket Genel Kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK 420/2 maddesinde "azlığın istemi ile bir defa ertelendikten sonra finansal tabloların itiraza uğrayan ve tutanağa geçmiş bulunan noktaları hakkında ilgililer tarafından dürüst hesap verme ölçüsü ilkeleri uyarınca cevap verilmemiş olmasının şart olduğu" düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, 15.04.2019 tarihli genel kurulun 3 no.lu gündem maddesinin de iptali talep edilmiş olup, dava konusu gündem maddesi bilanço kâr ve zarar hesaplarının okunması ve müzakeresine ilişkindir. Davacılar görüşmeler sırasında divan başkanlığına yaptıkları yazılı başvuru ile TTK 420/1 maddesinde öngörülen bilgi alma haklarının önceki genel kuruldan sonra geçen süre içinde kendilerine kullandırılmadığını, görevlendirildiklerini, mali müşavir ...'e bilgi verilmediğini bildirerek 15.04.2019 tarihli genel kurulun tekrar ertelenmesini talep etmişlerdir. Davacıların 27.02.2019 tarihli ertelenen genel kuruldan sonra davacıların erteleme gerekçeleri ile ilgili yasada öngörülen şekilde yeterince bilgilendirildikleri ispat külfeti kendisine düşen davalı tarafça ispat edilememiştir.
İlk derece mahkemesince 15.04.2019 tarihli genel kurulun 3 no.lu gündem maddesinin iptali TTK 420/2 maddesi ve maddenin uygulanmasına yönelik yönetmeliğin 28/3-4 maddesi hükümlerine uygundur.
Yönetmeliğin anılan hükmüne uygun ilk derece mahkemesi kararının tabiatıyla TTK 420/2 maddesi hükmüne de uygun olmasına göre, ayrıca yasa kapsamında değerlendirme yapılmamasına ilişkin sayın çoğunluğun 2 no.lu bozma gerekçesine
katılamıyorum. Açıklanan nedenlerle 15.04.2019 tarihli genel kurulun 3 no.lu gündem maddesinin iptaline ilişkin ilk derece mahkemesi kararına vaki istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kararın bozulmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım.