Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar,kayden maliki oldukları 111 ada 1 parsel ve 112 ada 1 parsel sayılı taşınmazlarına  davalıların ürüne zarar vermek ve taşınmazları kullanmak suretiyle  müdahalede  bulunduklarını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve tazminat  isteklerinde bulunmuşlardır.
Davalılar,taşınmazların mülkiyetinin halen kadastro mahkemesinde çekişmeli olduğunu belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece,davanın reddine ilişkin verilen karar Dairece " kadastro mahkemesindeki davanın sonucunun beklenmesi,belirlenecek hak durumuna göre bir karar verilmesi gerektiği" gerekçeleri ile bozulmuş olup, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
                                                                  -KARAR-
Dava, elatmanın önlenmesi ve tazminat  isteklerine ilişkindir.
Mahkemece,bozma  sonrası yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillere göre; gerek davanın açıldığı tarih,gerekse karar tarihinde niza konusu taşınmazlarda davalıların kayıtla bir ilgilerinin bulunmadığı,ancak karar tarihinden sonra 7.5.2007 tarihinde davalılardan M.A.H.nun  taşınmazda  pay sahibi olduğu ve bu davalı yönünden davanın paydaşın paydaş aleyhine açtığı elatmanın önlenmesi davası  niteliğine dönüştüğü anlaşılmaktadır.O halde,davalı M.A.dışındaki davalıların  temyiz itirazları yerinde değildir.Reddine.
Ancak,paydaş hale gelen davalı A..yönünden  intifadan men koşulunun oluşup oluşmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir  karar verilmesi gerektiğinden davalıların bu yöne değinen temyiz itirazlarının  kabulü ile hükmün açıklanan  nedene hasren H.U.M.K."nun 428. maddesi gereğince  BOZULMASINA,bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,29.5.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.