11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/10643 Karar No: 2020/4227 Karar Tarihi: 08.07.2020
Defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10643 Esas 2020/4227 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, bir mükellef hakkında defter ve belge gizleme suçundan temel cezanın eksik tayin edilmesi sebebiyle temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Karara göre vergi incelemeleri esas itibariyle iş yerinde yapılır ve iş yeri faal olan mükelleflere defter ve belgelerin vergi dairesine getirilmesi için yapılan tebligatlar usulüne uygun olmadığında suçun unsurları oluşmayacaktır. Ayrıca suç tarihindeki kanun maddeleri de açıklanmıştır: defter ve belge gizleme suçunda, ceza alt sınırının suç tarihi itibarıyla 5904 sayılı Kanun\"un 23. maddesi ile değişik 213 sayılı Kanun\"un 359/a-2. maddesi uyarınca \"18 ay hapis\".
11. Ceza Dairesi 2017/10643 E. , 2020/4227 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter ve belge gizleme HÜKÜM : Mahkumiyet
Defter ve belge gizleme suçunda, ceza alt sınırının suç tarihi itibarıyla 5904 sayılı Kanun"un 23. maddesi ile değişik 213 sayılı Kanun"un 359/a-2. maddesi uyarınca "18 ay hapis" olduğu gözetilmeyerek, sanık hakkında temel cezanın "1 yıl hapis" olarak hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 1-213 sayılı VUK"nin 139. maddesine göre; vergi incelemeleri, esas itibarıyla incelemeye tabi olanın iş yerinde yapılır. İş yerinin müsait olmaması, ölüm, işin terk edilmesi gibi zaruri sebeplerle incelemenin yerinde yapılması imkansız olur veya mükellef ve vergi sorumluları isterlerse inceleme dairede yapılabilir. İş yeri faal olan mükelleflere, defter ve belgelerin vergi dairesine getirilmesi için yapılan tebligatlar usulüne uygun olmadığında suçun unsurları oluşmayacaktır. Somut olaya gelince, vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkartılan tebligatın, 11.10.2013 tarihinde, eşi ... ... imzasına ikamet adresinde tebliğ edilmesi; incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenler tespit edilmediği için, defter ve belgelerin incelenmek üzere ibrazı için denetmenlik adresine getirilmesi istenerek sürecin mükellef aleyhine tersine çevrilmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti açısından, suç tarihinde mükellefin hesaplarının dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı VUK’nin 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin, iş yerinde faaliyetin devam edip etmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması; iş yeri dışında inceleme yapılmasına ilişkin bir tespit varsa belgesinin istenmesi, aksi takdirde yapılan tebligatın hukuki geçerliliği olmayacağı da dikkate alınarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile mahkûmiyet hükmü kurulması, 2-Kabule göre de; a)Defter belge ibraz etme istem yazısının sanığa 11.10.2013 tarihinde tebliğ edilmesinden itibaren 15 günlük sürenin bitimini takip eden 27.10.2013 tarihi pazar gününe denk geldiğinden, suç tarihinin 28.10.2013 tarihi olduğu gözetilmeden, gerekçeli kararda suç tarihinin 27.10.2013 olarak yanlış gösterilmesi, b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 08.07.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.