Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/16418
Karar No: 2013/1082
Karar Tarihi: 28.01.2013

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/16418 Esas 2013/1082 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, kiracının tahliyesi istenerek açılmıştır. Kiralanan evin yanında, kiracının adına kayıtlı başka bir ev bulunmaktadır. Davacı, kiracının bu evde oturabilecek sosyal ve ekonomik durumda olduğunu düşünmekte ve tahliyesini istemektedir. Mahkeme, davacının talebini reddetmiştir. Ancak Yargıtay, TMK'nun 2/2. maddesi gereği hakkın açıkça kötüye kullanılmasına rağmen, davanın kabul edilmesi gerektiği yönünde karar vermiştir.
6570 sayılı Yasanın 7/son maddesine dayanılarak açılan tahliye davasında, belirtilen üç şartın birlikte mevcudiyeti halinde başka bir araştırmaya gerek yoktur. Bu şartlar; evin kiralananla aynı şehir veya belediye hudutları içinde olması, evin kiracı veya birlikte yaşadığı eşinin uhdesine kayıtlı bulunması ve evin sıhhi ve sosyal bakımından kiracının ailesi, efradı ile oturabileceği vasıfta olmasıdır.
Kanun maddeleri: TMK'nun 2/2. maddesi, 6570 sayılı Yasann 7/son maddesi, HMK'nın 428.maddesi, 6100 sayılı HMK'yaa 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde.
6. Hukuk Dairesi         2012/16418 E.  ,  2013/1082 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tahliye

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, davalının aynı belediye sınırları içerisinde ikamete elverişli konutunun bulunması nedeni ile 6570 sayılı yasanın 7/son maddesi gereğince tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, dava dilekçesinde, dava konusu kiralananın davalı tarafından 5.10.1998 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiralandıktan sonra, davalının aynı belediye hudutları içinde taşınmaz satın aldığını, evlendiğini ve eşi ile birlikte satın aldığı taşınmaza taşındığını, kiralananı da akde aykırı olarak başkasının istifadesine terk ettiğini, ....Noterliğinden davalıya ihtar gönderildiğini, davalının cevabi ihtar ile tahliye etmeyeceğini beyan ettiğini ileri sürerek, 6570 sayılı Yasanın 7/son maddesi gereği kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı vekili, husumet yönünden davanın reddi gerektiğini, 2005 yılından beri kiraya veren ile yapılan sözlü anlaşma ile kiracının 2005 yılında vefat eden annesi ile babasının kiracı olarak bulunduklarını, kira ödemelerinin bir kısmının kendi hesabından otomatik olarak gönderildiğini, bazı aylarda eşi ... tarafından kira ödemesi yapılmasının bu evde kendilerinin kiracı olduğunu göstermeyeceğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın 6570 sayılı Yasanın 7/son maddesi gereği açıldığını, sözleşmenin 1998 yılında yapıldığını, kiralananda bir süre davalının oturduğunu, daha sonra anne ve babasının kaldığını, annesinin ölümü üzerine babasının tek başına kaldığını, davalının 2004 yılında aynı belediye sınırları içerisinde ev satın aldığını, davanın ise 2011 yılında açıldığını, davalının 5-6 yıldır burada kiracı olarak oturmadığını, bu durumun davacı tarafından da bilindiğini, TMK.nun 2/2. maddesi gereği hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumayacağından, fiili duruma uzun süre sessiz kaldıktan sonra bu dava açıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
    6570 sayılı Yasanın 7/son maddesine dayanılarak açılan tahliye davasında, tahliye kararı verilebilmesi için, varlığı ileri sürülen evin kiralananla aynı şehir veya belediye hudutları içinde olması, bu evin kiracı veya birlikte yaşadığı eşinin uhdesine kayıtlı bulunması, evin sıhhi ve sosyal bakımından kiracının ailesi, efradı ile oturabileceği vasıfta olması şarttır. Bu üç şartın birlikte mevcudiyeti halinde başka herhangi bir araştırma yapma zorunluluğu ve ihtara ihtiyaç yoktur. Malik tarafından bu dava süreye bakılmadan her zaman açılabilir.
    Olayımızda; davalı kiracı ... adına kayıtlı aynı belediye sınırları içerisinde bir mesken bulunmaktadır. Davalının sosyal ve ekonomik durumuna göre, bu taşınmazın oturulabilir nitelikte olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda, yukarıda belirtilen ilkeler gözönünde bulundurularak, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, somut olayımıza uygulanma imkanı olmayan TMK.nun 2/2. maddesindeki hakkın kötüye kullanılmasından bahisle, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
    Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi