Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması ve uygulama sonrası davacıya verilen paylardan yararlanma olanağı kalmadığından bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması ve uygulama sonrası davacıya verilen paylardan yararlanma olanağı kalmadığından bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Yapılan incelemede, imar uygulamasına tabi tutulan 11.250 m² yüzölçümlü 1678 parsel sayılı taşınmazdaki davacı payı 54,36 m², 22.250 m² yüzölçümlü 1679 parsel sayılı taşınmazdaki davacı payı ise 107,52 m² iken uygulama sonrası DOP düşüldükten sonra 2974 ada 6 parsel sayılı taşınmazda 36,89 m², 2966 ada 1 parsel sayılı taşınmazda ise 30,22 m² paydaş yapıldığı, kalan 42,72 m²’nin de bedele dönüştürüldüğü anlaşılmıştır. Bedele dönüştürülen kısım yönünden, mahkemece bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan raporlar yasa hükümlerine uygundur. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak üstün ve eksik yönleri ile oranları belirtilmek suretiyle değer biçilmesinde ve bedel farkının tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre, dava konusu taşınmazların imar uygulamasının davacı tarafça itiraz edilmeksizin kesinleştiği, uygulama sonrası oluşan parsellerin imar planında konut alanında kaldığı ve bu parsellere fiilen el atılmadığı anlaşılmakla, bu taşınmazlara ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak “Davacının, uygulama sonrası oluşan 2974 ada 6 parsel ile 2966 ada 1 parseldeki paylarına ilişkin tazminat isteminin reddine,” cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.