Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2013/26097 Esas 2014/8210 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/26097
Karar No: 2014/8210

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2013/26097 Esas 2014/8210 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2013/26097 E.  ,  2014/8210 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Eskişehir 2. Aile Mahkemesi
    TARİHİ :28.06.2013
    NUMARASI :Esas no: 2013/229 D. İş

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    İhtiyati haciz talebinde bulunan, boşanma davası kapsamında lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden doğan para alacağı için, borçlunun malvarlığı üzerine ihtiyati haciz konulmasını istemiş, mahkemece maddi ve manevi tazminat talebi yönünden; alacağın kesinleşmediği, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 350/2. maddesi gereğince aile hukukundan kaynaklanan kararların kesinleşmeden yerine getirilemeyeceği ve borçlunun mal kaçırma girişimi içerisinde olduğuna dair soyut iddia dışında delil bulunmadığı dolayısıyla İcra İflas Kanununun 257/2. maddesi şartlarının da gerçekleşmediği gerekçe gösterilerek bu yöne ilişkin talebin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik ihtiyati haciz talebinin ise kabulüne karar verilmiştir.
    Taraflar arasında görülen boşanma davası sonucunda, tarafların boşanmalarına dair Eskişehir 2. Aile Mahkemesinin 5.6.2012 tarih 2011/873 esas 2012/522 karar sayılı kararın, temyizi üzerine hükmün boşanma yönünden onanarak karar düzeltme süresi sonunda 10.4.2013 tarihinde kesinleştiği, tazminatlara yönelik olarak yeniden yapılan yargılama sonucunda ise ihtiyati haciz talep eden lehine maddi ve manevi tazminata hükmedildiği anlaşılmaktadır.
    İhtiyati hacze konu edilip talebin reddine karar verilen para alacağı, boşanma davasında, boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra hükmedilen maddi ve manevi tazminata ilişkindir. Mahkeme, ihtiyati haciz talebini reddederken Hukuk Muhakemeleri Kanununun 350/2. maddesinde yer alan "aile hukukuna ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez" kuralına dayanmıştır. Oysa, hükmün boşanma bakımından kesinleşmiş olması boşanmanın fer"ilerinin icrası için yeterlidir. Başka bir ifade ile boşanma kararında yer alan ya da boşanma kararının kesinleşmesinden sonra hükmedilen boşanmanın fer"ilerinden olan para alacakları hükmün boşanma bakımından kesinleşmesi halinde icra edilebilir. Bu bakımdan mahkemenin ihtiyati haciz talebinin bu sebeple reddine karar vermesi doğru değildir. Öte yandan mahkemece, ihtiyati haciz talebine konu bir kısım alacak için talebin kabulüne karar verilirken, kalan bir kısım için borçlunun mal kaçırma girişimi içerisinde olduğuna dair soyut iddia dışında delil bulunmadığı, dolayısıyla İcra İflas Kanununun 257/2. maddesi şartlarının gerçekleşmediği gerekçesi ile talebi reddetmesi de çelişkili olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07.04.2014 (Pzt.)

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.