Esas No: 2021/1401
Karar No: 2022/4134
Karar Tarihi: 26.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1401 Esas 2022/4134 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir davada, davacı sigorta şirketi dava dışı sigortalıya ait jantların nakliyat abonman sigorta poliçesi kapsamında sigortaladığını ancak davalı tarafından CMR kapsamında taşınırken hasarlandığını ve hasar bedelinin tahsilini talep ettiği belirtilmiştir. Davalı taraf ise uyuşmazlığın CMR hükümlerine tabi olduğunu ve zararın fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, meydana gelen hasar neticesinde davalı taşıyıcının sorumlu olduğu ve zarar tutarının belirlenmesinde CMR konvansiyonunun hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Davacı şirketin sigortalısına ödediği tazminat tutarı ile dava tarihi itibariyle hesaplanan faiz oranlarına ek olarak davalıdan talep edilen bakiye zararın tahsil edilmesine karar verilmiştir. Davacı ile sigortalısı arasındaki hukuki ilişkede geçerli olan %10 ilave bedelin CMR konvansiyonu hükümlerine bir etkisinin bulunmadığı belirtilerek, her iki tarafın temyiz isteği de reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri Detayları:
- CMR konvansiyonunun 23.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 15.10.2020 tarih ve 2018/172 E. - 2020/620 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili sigorta şirketinin dava dışı sigortalıya ait otomobil jantlarını nakliyat abonman sigorta poliçesi kapsamında sigortaladığını, söz konusu malların davalı tarafından CMR kapsamında taşınırken kaza sonucunda hasarlandığını, hasar bedeli olan 96.508,00 TL'nın sigortalıya 18/04/2012 tarihinde ödendiğini, işbu alacağın ödeme gününden itibaren işleyecek kısa vadeli avanslara uygulanan faiz oranıyla davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, uyuşmazlığın CMR hükümlerine tabi olduğunu, emtianın tamamın ziyaı iddiasının doğru olmadığını, 66 adedinin zarar gördüğünü, zarar miktarının fahiş olduğunu, hasarın da CMR hükümlerine göre hesaplanması gerektiğini, istenebilecek yıllık faiz oranının %5 olduğunu, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olabileceğini, 21.221,00 EURO hasar bedelini 28/09/2012 tarihinde ödediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, meydana gelen hasar
neticesinde davalı taşıyıcının sorumlu olduğu, CMR konvansiyonun 23. maddesinin somut olay ile birlikte değerlendirilmesi neticesinde zayi olan jantlar bedelinin navlun ve sigorta hariç olmak üzere 45.843,01 Euro olduğu, navlun ücreti olan 1.155 Euro ve diğer ödemeler olarak kabul edilen 23,10 Euro sigorta ödemesinin bu bedele dahil edilmesi neticesinde bahse konu yasal mevzuat uyarınca zararının 47.021,11 Euro olacağı, dosya kapsamına göre ise ödenmiş gümrük vergisi veya KDV bulunmadığı, her ne kadar davacı sigortacı tarafından %10 (sigortacının sigortalısına tazminat olarak ödediği %10 ilave bedel) bedel ilave edilmiş ise de bu bedelin davacı ile sigortalısı arasındaki hukuki ilişkide geçerli olduğundan CMR konvansiyonu hükümlerine bir etkisinin bulunmadığı, söz konusu zarar tutarı olan 47.021,11 Euro'dan hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen 11.983,40 Euro sovtaj bedelinin düşürülmesi neticesinde CMR'nin 25. maddesine göre davacının davalıya rücu edebileceği tutarın 35.037,71 Euro olacağı, kaza tarihinde geçerli olan Euro/TL kurunun (her ne kadar kaza tarihi 05/11/2011 tarihi, ödeme tarihi 28/09/2012 tarihi olsa da kaza tarihi TL karşılığı belirlenerek ödenmiş olmasından dolayı artık kaza tarihindeki kur karşılığı hükmedilmesi gerektiği ve bu kapsamda zararın bu tarihe göre belirlenmesi gerektiği kanaatine varılarak) uygulanması suretiyle taşıyıcının TL sorumluluğunun 84.857,83 TL olduğu, davacı ... şirketinin sigortalısına 18/04/2012 tarihinde 96.508,00 TL tutarında tazminat ödemesinde bulunduğu, bu ödeme ile davacının halefiyet şartlarını tamamladığı, davacı tarafın davalı tarafı yasal mevzuat doğrultusunda temerrüde düşürdüğü yönünde dosya kapsamında ispata yönelik belge olmadığı dolayısı ile davalı temerrüdünün dava tarihi itibariyle oluşacağı, 28/09/2012 tarihinde davalının sigortalısının davacı tarafa 21.221 Euro ödemede bulunduğu, bu tutarın yine kaza tarihindeki kur oranına göre değerlendirilmesi neticesinde TL karşılığının 51.395,14 TL olduğu, zarar tutarı olan 84.857,83 TL'den ödeme tutarı olan 51.395,14 TL'nın düşürülmesi neticesi davacının 33.462,69 TL'lik bakiye zararının bulunduğu, faiz hesabı ve değerlendirilmesi konusunda hükme esas alınan bilirkişi raporunun somut uyuşmazlık ve yasal mevzuat kapsamındaki değerlendirmesinin de benimsendiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, 33.462,69 TL'nın ilk bozma öncesi verilen karar ile tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile dava tarihi olan 08/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek Merkez Bankası'nın önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı üzerinde işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 51.395,14 TL'nın davanın açılmasından sonra 28/09/2012 tarihinde ödendiği anlaşılmakla bu kısım ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davacının daha önceki mahkeme kararını temyiz ederken davadan sonra yapılan ödemelerle ilgili olarak TBK’nın 100. maddesini temyiz sebebi yapmamış olmasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 1.713,84 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 26/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.