Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/155
Karar No: 2014/8182

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/155 Esas 2014/8182 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/155 E.  ,  2014/8182 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Erdek Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ : 17.09.2013
    NUMARASI :Esas no: 2013/135 Karar no:2013/342

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalılardan E.. K.. tarafından, görev, husumet, davanın kabulü, harç ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kooperatife yönelik husumetin, Türk Medeni Kanununun 194. maddesinin malik olmayan eşe sağladığı korumadan kaynaklanan ipoteğin kaldırılması davasına ilişkin bulunduğunun ve 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, görev ve Yargılama Usûllerine Dair Kanun uyarınca davaya bakma görevinin aile mahkemesine ait olduğunun anlaşılmasına göre, davalının göreve ve husumete ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Davacı, aile konutu olan taşınmaz üzerinde davalı eşi tarafından diğer davalı kooperatif lehine kendi rızası alınmadan ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesi gereğince ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalı kooperatif iyi niyetli olduğunu savunmuştur. Mahkemece, davacı kadının rızası alınmadan davalı koca adına tapuda kayıtlı olan ve aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerinde davalı kooperatif lehine ipotek tesis edildiği belirtilerek, davanın kabulü ile ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. İpotek tesisine ilişkin işlemden önce tapu kütüğünde "aile konutu" olduğuna dair bir şerh bulunmadığına göre, davalı kooperatifin ipoteğe ilişkin kazanımı iyi niyetli olması halinde korunur ( TMK. md. 1023). Kanunun iyi niyete hukuki bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyi niyetin varlığıdır. İyi niyetin varlığı asıl olduğuna göre, ipoteğe ilişkin kazanımda davalı kooperatifin kötü niyetli olduğunu kanıtlama yükümlülüğü, bunu iddia eden davacıya düşer. (TMK. md. 6). Davacı, davalı kooperatifin kötü niyetli olduğunu gösteren bir delil getirememiştir. Bu durum nazara alınmadan davanın reddi yerine, yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre harç ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, davalı kooperatifin bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.07.04.2014 (Pzt.)
    KARŞI OY YAZISI
    Dava konusu taşınmazın “aile konutu” olarak özgülendiği hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Konut üzerinde hak sahibi olan koca, dava dışı üçüncü kişilerin davalı Esnaf Kefalet Kooperatifinden kullandıkları kredinin teminatını oluşturmak üzere konut üzerine 28.04.2006 tarihinde ipotek tesis ettirmiştir. Davalı kooperatif, Türk Ticaret Kanununu hükümleri gereğince basiretli hareket etmekle yükümlüdür. Bu yükümlülük, alacağına teminat olarak gösterilen taşınmazın hukuki ve fiili durumunu bilmeyi de gerektirir. Bu çerçevede de kooperatifin talebi üzerine taşınmazın değerinin tespiti için ipotek tesisinden bir gün önce ekspertiz raporu düzenlenmiş ve bu raporda taşınmazın “konut” vasfında oduğu bildirilmiştir. Bu durumda davalı kooperatifin diğer eşin rızasını araması gerekirken, bunu göz ardı etmiş, özen yükümlülüğünü yerine getirmemiştir. Kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyiniyet savında bulunamaz (TMK.md.3/2). İyiniyet iddiasında bulunamayacak durumu belirmiş olanın kötüniyetinin diğer tarafça ispatına da lüzum yoktur. Bu bakımdan davacı eşin açık rızası alınmadan aile konutu üzerinde tesis edilen ipoteğin iptal edilmesinde bir yanlışlık ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Kararın açıklanan gerekçe ile onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum. İşin müzakeresinden ve kararın oluşumundan sonra üyelerden ... 28.04.2014 günü ölümü sebebiyle kararı imzalaması mümkün olmamıştır (HMK.md.299). 6.5.2014




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi