Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2345
Karar No: 2021/4660
Karar Tarihi: 27.09.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/2345 Esas 2021/4660 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2021/2345 E.  ,  2021/4660 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan anneleri ..."nun 2527 parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 olan payının tamamını 21.09.2000 tarihinde satış göstermek suretiyle kızı olan davalıya devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, murisin mal satmaya ihtiyacı olmadığı gibi davalının da alım gücü bulunmadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, mirasbırakan ile yurtdışında 22 yıl çalıştıklarını ve Türkiye"ye döndüklerini, dava konusu taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını, taşınmaz üzerinde bulunan inşaatı çalışarak elde ettiği gelirler ile yaptırdığını, annesinin gelecek kaygısı çekmemesi amacıyla taşınmazın annesi adına tescil edildiğini, sonrasında mirasbırakan annesinin talebi ile taşınmazın kendisine devredildiğini, mal kaçırma iddialarının gerçeği yansıtmadığını, annesinin; diğer kardeşlerinin baskısı ile söz konusu taşınmazın hile ile devredildiğini ileri sürerek aleyhine tapu iptali ve tescil davası açtığını ve bu davanın reddedildiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1927 doğumlu mirasbırakan ..."nun 16.11.2013 tarihinde ölümü ile,... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 08.05.2014 tarihli 2014/323 Esas ve 2014/322 Karar sayılı veraset ilamına göre mirasçı olarak, davacı çocukları ...ile..., davalı kızı Tülay ve dava dışı torunu..."ün kaldıkları, mirasbırakan..."nın çekişme konusu 2527 parsel sayılı taşınmazdaki 32/64 olan payının tamamını 21.09.2000 tarihinde satış suretiyle davalı kızı Tülay"a temlik ettiği, yargılama sırasında Bakırköy 3. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 19.11.2015 tarih ve 2015/719 Esas ve 2015/3964 Karar sayılı ilamı ile davacı ..."ın rahatsızlığı nedeniyle TMK"nın 405. maddesi gereğince kısıtlanmasına karar verildiği ve diğer davacı ..."in vasi olarak atandığı, Dairece 06.02.2020 tarihli geri çevirme kararı ile vesayet makamı tarafından verilen husumete izin kararı var ise temin edilerek gönderilmesi istenilmiş ise de anılan eksikliğin tamamlanmadığı, şöyle ki, davalı ..."in vasisi olduğu kısıtlanan oğlu dava dışı Yusuf Kenan Çalımlı"ya ilişkin husumete izin kararının gönderildiği, bu kez Dairece 09.11.2020 tarihli geri çevirme kararı ile ""vesayet makamınca eldeki dava yönünden kısıtlı davacı ..."in vasisi olan diğer davacı ...’a husumete izin kararı verilip verilmediğinin saptanması, verilmediyse husumete izin hususunda gereğinin yapılması ve sonucunda alınacak olumlu veya olumsuz kararın evrakına eklenmesi"" istenilmiş ise de; Bakırköy 3. Sulh hukuk Mahkemesince verilen 05.02.2016 tarihli ek karar ile, kısıtlı..."ı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı"na bağlı özel veya resmi bakım merkezine yatırmak üzere vasi ...Aydan"a yetki ve izin verildiği, 14.01.2021 tarihli ek karar ile, kısıtlının yeni yerleşim yerinin.../Muğla olması nedeniyle ikametgah değişikliğine izin verildiği ve dosyanın yetkisizlik nedeniyle nöbetçi... Sulh Hukuk Mahkemesi"ne gönderildiği,... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 23.03.2021 tarih, 2021/307 Esas ve 2021/312 Karar sayılı ilamı ile de; davacı ..."ın kısıtlılık halinin ve diğer davacı ..."in vasilik görevinin devamına karar verildiği, ancak husumete izin konusunda herhangi bir işlem yapılmadığı, netice itibariyle mahkemece geri çevirme ile istenilen hususun yerine getirilmediği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere TMK"nın 462/8. madesi gereğince kısıtlı adına dava açılması halinde vasinin vesayet makamından izin alması gerekir.
    Öte yandan 6100 sayılı HMK"nın 54. maddesinde ""- (1) Kanuni temsilciler, davanın açılıp yürütülmesinin belli bir makamın iznine bağlı olduğu hâllerde izin belgelerini, tüzel kişilerin organları ise temsil belgelerini, dava veya cevap dilekçesiyle mahkemeye vermek zorundadırlar; aksi takdirde dava açamaz ve yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamazlar. Şu kadar ki, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde mahkeme, kanuni temsilcilerin veya tüzel kişilerin organlarının, yukarıda belirtilen eksikliği gidermeleri şartıyla dava açmalarına yahut davayla ilgili işlem yapmalarına izin verebilir.
    (2) İzin belgesinin alınması için mahkemeye müracaat edilmesi gerekiyorsa ilgiliye, müracaatı için kesin süre verilir. Bu süre içinde mahkemeye başvurulması hâlinde bu konuda karar verilinceye kadar beklenir.
    (3) Süresi içinde belgelerin ibraz edilmemesi veya mahkemeye başvurulmaması hâlinde, dava açılmamış veya gerçekleştirilen işlemler yapılmamış sayılır."" denilmektedir.
    Somut olaya gelince; davacı ... yargılama aşamasında kısıtlanmış, kendisine vasi olarak diğer davacı ... atanmıştır. Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak pay oranında tapu iptali ve tescil istekli açılan bu davada, davanın taraflarından biri olan ve vasi olarak atanan davacı Sebahat ile kısıtlı davacı ... arasında menfaat aykırılığı olacağı ve bu durumun TMK"nın 418/3. maddesine aykırılık oluşturacağı hususunda kuşku bulunmamaktadır.
    Bunun yanında; yukarıda belirtildiği üzere, kısıtlı davacı ..."a vasi atanmasına rağmen husumete izin kararı alınmadan yargılamanın sürdürülmesi de kanun hükmüne açıkça aykırılık oluşturmaktadır.
    Yine, HMK"nın 114/1-d maddesi gereğince tarafların yargılamanın her aşamasında taraf sıfatına sahip olmaları zorunludur.
    Dosya içerisinde bulunan... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 08.05.2014 tarihli 2014/323 Esas ve 2014/322 Karar sayılı veraset ilamına göre mirasbırakan..."nın mirasçıları olarak kızları ...ile ... oğlu... ve torunu..."in kaldıkları bildirilmiş ise de, nüfus kayıt tablosuna göre bu mirasçılar dışında mirasbırakanın ... isimli bir çocuğunun daha bulunduğu anlaşılmaktadır. Taraf sıfatı kamu düzenini ilgilendirdiğinden mahkemece bu hususun kendiliğinden gözetilmesi ve buna göre işlem yapılması gerekmektedir.
    Hal böyle olunca, öncelikle Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen vesayet dosyasına ihbarda bulunularak kısıtlı davacı ... ile vasi olarak atanan davacı ... arasında, yargılama süreç ve sonuçları itibariyle TMK"nın 418/3. maddesi hükmü gereğince menfaat aykırılığı bulunduğundan, kısıtlı..."a yasal şartları taşıyan başka bir vasi atanması, aynı kararla vasi olarak atanacak kişiye TMK"nın 462/8. maddesi gereğince husumete izin kararı verilmesinin istenilmesi, bundan sonra, atanacak vasiye tebligat çıkartılması, mirasbırakan..."nın nüfus kayıtları ile veraset ilamı arasındaki çelişkinin, veraset dosyası da getirtilmek suretiyle ilgili kişiler ve nüfus idaresi nezdinde sorgulanarak sonucuna göre işlem yapılması gerekirken anılan hususlar gözardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
    Davalı vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.09.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi