3. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2096 Karar No: 2017/11975 Karar Tarihi: 14.09.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/2096 Esas 2017/11975 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2016/2096 E. , 2017/11975 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı ... firmasının abonesi olup, "Yeni Nesil 500 Ekstra" tarifesi kullandığını, aylık ortalama 50-55 TL fatura ödediğini ancak yurt dışına çıkıp Türkiye’ye döndüğünde davalı kurum tarafından 4.124,75 TL ücret talep edildiğini, yurt dışında bu kadar görüşme yapmadığını, faturanın fahiş olduğunu ve davalı kurumun tüketiciyi aydınlatma yükümlülüğünü ihlal ettiğini beyan ederek bu fahiş faturanın iptali ile esas ödemesi gereken fatura bedelinin hesaplanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacının yurt dışında görüşme, mesaj gönderimi ve internet kullanımının mevcut olduğunu, kendisine gerekli bildirimlerin yapıldığını, dava konusu faturanın yerinde olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davaya konu faturanın dosya kapsamına ve alınan bilirkişi raporuna uygun olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; telefon faturası nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. 1 -HMK.nun 266.maddesi gereğince ancak çözümü hukuk dışında özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşüne müracaat edilebileceği, hakimin kendisinin sahip bulunmadığı özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişiye başvuracağı, bu nedenle bilirkişinin kendisinden sorulan husus hakkında özel ve teknik bilgiye sahip, başka bir deyişle o konuda uzman olması gerektiği hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla mahkemece teknik konularda mutlaka teknik öğrenim görmüş olan mimar, mühendis, hesap bilirkişisi gibi kişiler bilirkişi olarak seçilmelidir. Ancak, somut olayda; hükme esas alınan bilirkişi raporu hukukçu tarafından alınmış olup bilirkişi konusunda uzman değildir. Bu nedenle, konusunda uzman olmayan bilirkişinin raporuna itibar edilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Öyle ise, mahkemece; davacının borçlu olduğu miktar, GSM hizmetlerinde uzman bilirkişi yada bilirkişi kurulundan Yargıtay denetimine uygun ve elverişli rapor alınarak belirlendikten sonra hüküm kurulması gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2- Bozma nedenine göre, davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.