18. Ceza Dairesi 2015/19815 E. , 2016/6766 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
1-) Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin düzenleme, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş ise de, infaz aşamasında resen dikkate alınabileceğinden bu hususun bozmayı gerektirmediği,
Anlaşıldığından O Yer Cumhuriyet Savcısının ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-) Sanık hakkında katılanlar ... ve ..."a yönelik hakaret suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın yargılamanın aşamalarındaki beyanlarında hakarette bulunmadığını savunduğu, dinlenen tanıklardan ..."nün, ..."ın, ..."ın ve ..."nün sanığın katılanlara yönelik hakarette bulunduğuna dair bir ifadede bulunmadıkları, diğer tanık ..."ın ise sanığın sağlık memuru Ahmet"e küfür etmesi üzerine olay yerine gelen polis memurlarının sanığı pansuman odasından çıkarırken, sanığın tekrar küfür etmeye başladığını belirttiği, ancak sanığın katılan polislere küfür ettiğini açıkça belirtmediği, incelenen olay tutanağında da sanığın hakaret ettiğine dair bir açıklama bulunmadığının anlaşılması karşısında, hakaret suçunun işlediğini kabule götüren delillerin nelerden ibaret olduğu, hangi beyan ve delile neden üstünlük tanındığının denetime olanak verecek şekilde karar yerinde gösterilmeyerek CMK"nın 230/1-b maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas mahkemesine gönderilmesine, 04/04/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.