7. Hukuk Dairesi 2015/39319 E. , 2016/6072 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, iş akdine işverence haklı yada geçerli bir neden bulunmaksızın son verildiğini öne sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, iş akdine haklı nedenle son verildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iş akdine 4857 sayılı Yasanın 25/II-d maddesi uyarınca son verildiği, mahkemenin 2014/157 Esas sayılı dosyasında davacının, mühendis olarak emri altında çalışan kişiye mobbing uyguladığı kabul edilerek manevi tazminata hükmedildiği, o dosyadaki belgelerden davacının bu hareketlerinin ...... bildirildiği, dolayısıyla davalı işyerinin davacının bu eylemlerinden haberdar olduğu, bu nedenle yapılan feshin hak düşürücü süre içinde yapılmadığı ancak gerek 2014/157 Esas sayılı dosyada gereksede dosyada dinlenen tanık beyanlarından davacının hal ve hareketleri ile iş yerindeki çalışma ortamını bozduğu, mahiyetindeki çalışanlara kötü davrandığı bu nedenle feshin geçerli nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında feshin geçerli olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
Haddehane kalite kontrol biriminde baş mühendis olan ve 26.09.2002 tarihinden bu yana işyerinde çalışmakta olan davacının iş akdine; çalışma arkadaşlarına kaba davranış ve hakaretlerde bulunduğunun tespit edilmiş olması gerekçe gösterilerek 4857 sayılı Yasa"nın 25/II-d maddesi uyarınca 20.11.2014 tarihinde tazminatsız olarak son verilmiştir.
Mahkemenin gerekçesine dayanak yaptığı İskenderun 2. İş Mahkemesi"nin 2014/157 Esas sayılı dosyasında, mühendis olan Yasin Subaşı isimli işçi, eldeki dosyanın davacısı ... tarafından mobbinge maruz kaldığını öne sürerek 12.03.2014 tarihinde iş akdine son vermiş olup diğer alacakların yanı sıra manevi tazminat talebi istemiyle 10.04.2014 tarihinde dava açmıştır. Davalı işveren, 24.04.2014 tarihinde alacak davasına verdiği cevap dilekçesinde, davacının mobbing yapmadığını savunmuş ve dosyanın tanıkları 26.06.2014 tarihli duruşmada dinlenmiştir. Mahkemece mobbing nedeniyle davalı işveren aleyhine 14.04.2015 tarihinde manevi tazminata hükmedilmiştir. Manevi tazminat isteminde bulunan işçinin 2013 yılının Kasım ve Mayıs aylarında davacı hakkında şikayetleri bulunmakta olup davalı işverence sözü edilen alacak dosyasında iki işçi arasındaki olayların karşılıklı sürtüşme niteliğinde olduğu kabul edildiği için şikayetler sonrası tarafların sözlü olarak uyarıldığı belirtilmiştir. Alacak davasına konu şikayet sonrasında 06.06.2014 tarihinde, ... isimli işçinin de davacı hakkında yapmış olduğu bir şikayet bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece haklı fesih için öngörülen hak düşürücü sürenin geçtiği ancak davacının hal ve hareketleri ile iş yerindeki çalışma ortamını bozduğu sabit olduğu gerekçesiyle feshin geçerli olduğu kabul edilmiş ise de, Dairemizce; 2015/37812 Esasa kaydedilen manevi tazminat istemli alacak davasının temyiz incelemesi sonucunda, yerel mahkemece verilen karar, mobbing ispatlanamadığı gerekçesiyle bozulduğu gibi davacı hakkında yapılan en son şikayet 06.06.2014 tarihinde olduğu halde, davacının savunmasının 14.11.2014 tarihinde verilen karar üzerine 17.11.2014 tarihinde alındığı ve iş akdine 20.11.2014 tarihinde son verildiği, 06.06.2014 ile 14.11.2014 tarihleri arasında şikayet hakkında bir inceleme yapıldığına ilişkin de delil sunulmadığı dikkate alındığında, iş akdinin geçerli nedene dayalı olarak feshedilmesi için gerekli makul sürenin dahi aşıldığı anlaşıldığından, davacının işe iadesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının davalı işyerindeki İŞE İADESİNE,
3-Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde davalı tarafından ödenmesi gereken tazminat miktarının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 5 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4-Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5- Karar tarihinde alınması gereki 29.20 TL harçtan peşin alınan 25.20 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.00 TL harcın davalıdan alınarak ...."ye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma harcı, 25,20 TL peşin harç ve dosyanın Yargıtay"a geliş ve dönüş masrafından oluşan toplam 217.2 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T "ne göre belirlenen 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- Artan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının ilgilisine iadesine
9-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacıya iadesine, 10/03/2016 gününde oybirliği ile KESİN olara karar verildi.