20. Hukuk Dairesi 2014/10558 E. , 2015/5214 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve katılan tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında .... 8042,19 m² yüzölçümündeki taşınmaz, vergi kaydına dayanılarak tarla niteliğiyle davalılar adına tespit edilmiştir.
Davacı ... Yönetimi, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla, davacı ... ise taşınmazın 1/3 hissesinin kendisine ait olduğu iddiasıyla dava açmış, davaya katılmıştır. Ayrı ayrı açılan davalar birleştirildikten sonra mahkemece davacı ..."ın davasının kabulüne, davacı ... Yönetimi ve katılan ....nin davalarının reddine, dava konusu 106 ada 52 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile taşınmaz iki hisse kabul edilerek bir hissesinin ... adına ve bir hissesinin .... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve katılan ....nin temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 08/05/1996 tarih ve 1996/5048 E. - 1996/6083 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "...orman tahdit haritasında 73 ve 74 orman tahdit sınır noktalarını birleştiren hatla taşınmazın çapına göre uzman orman bilirkişi ile fen memurunun krokilerinde taşınmazın konumu ile bu hattın gösterilişi yönünden uyum yoktur. Krokiler ve krokilerle tahdit hattı çelişkili olup, mahkemece bu çelişki üzerinde durularak giderilmemiştir. Birbirleri ile ve tahdit haritası ile çelişen krokilere dayanılarak hüküm kurulamaz" denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davacı gerçek kişinin davasının kabulüne, ve ...... Yönetiminin davasının reddine ve dava konusu taşınmazın ½"şer pay ile ... ve .... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm ve ...... Yönetiminin temyizi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23/05/2011 tarih ve 2011/6293 E. - 2011/6203 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece, 1937 tarih 59 tahrir nolu dayanak vergi kaydının revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları, komşu parsel tutanak ve dayanakları getirtildikten sonra seçilecek bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte dayanılan vergi kaydı yerel bilirkişi eliyle mahallinde uygulanmalı, sınır denetimi yapılmalı, dayanak vergi kaydı genişletilebilir sınırları da içerdiğinden, komşu parsel dayanak kayıtlarından yararlanmak ve değişmez sınırdan başlamak üzere 3402 sayılı Kanunun 20/c ve 32/3. maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek kapsamı belirlenmeli; asıl taşınmazın kapsamı orman veya ormandan açma değil ise, miktar fazlasının, sınırda bulunan ormandan açma yapılmak suretiyle kazanıldığı kabul edilerek, fennî bilirkişiye kaydının kapsamını belirtir keşfi uygulamaya ve denetlemeye elverişli krokili rapor alınmalı, tüm deliller birlikte değerlendirilip, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır." denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davacı ... Yönetiminin, davacı ... ve katılan ...nin davasının kısmen kabulü ile 106 ada 52 nolu parselin tespit tutanağının iptaliyle, (B) harfi ile gösterilen kısmın orman vasfıyla adına tapuya tesciline, (A) harfi ile gösterilen kısmın 8 pay kabul edilmek suretiyle, 4 payın ...., 1 payın ..., 3 payının ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve katılan tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1989 yılında yapılıp tespit tarihi itibariyle kesinleşmeyen orman kadastrosu bulunmaktadır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, mahkemece, dava konusu taşınmazın kadastro tesbitinin iptaline karar verilmesi gerekirken “tespit tutanağının iptaline” karar verilmiş olması ve tescil kararı verilen taşınmazın, 4 payının davacı kişinin ismi yazılacağı yerde .... yazılması doğru değil ise de; bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle; hüküm fıkrasının 4. bendinde yer alan “tespit tutanağının” ibaresi hükümden çıkartılarak, bunun yerine “kadastro tespitinin” ibaresinin yazılması ve hüküm fıkrasının 4. bendinin (b) harfi ile gösterilen bölümün 2. paragrafında yer alan "...." ibaresi hükümden çıkarılarak, bunun yerine "..." ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 03/06/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.