Esas No: 2021/2284
Karar No: 2022/4197
Karar Tarihi: 30.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2284 Esas 2022/4197 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davanın konusu, dava dışı şirketin dava dışı bankaya olan kredi borcundan kaynaklanan borcuna müvekkilinin, davalının ve dava dışı ...'un müşterek borçlu müteselsil kefil olduğu ve müvekkilinin yaptığı ödemenin davalı tarafından itiraz edildiği icra takibine itirazın iptali talebiyle açılan davada, davalının itirazının kabul edilmesi sonucu davanın kısmen kabulüne karar verildiği ve kararın temyiz edildiği belirtiliyor. Mahkeme, dosyadaki yazılara, hükme uyulan bozma kararı gereğince hüküm verildiğine ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik olmadığına dikkat çekerek, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarını reddediyor ve hükmün onanmasına karar veriyor. Kanun maddeleri açıklandığında bu bilgiye de eklenmelidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 05.11.2020 tarih ve 2017/78 E. - 2020/453 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının temsilcisi bulunduğu dava dışı şirketin dava dışı bankaya kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcuna müvekkilinin, davalının ve dava dışı ...'un müşterek borçlu müteselsil kefil olduklarını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine borcun müvekkili ve dava dışı ... tarafından 1/2 oranında paylaşılarak ödendiğini, müvekkilinin yaptığı ödemenin 1/3'nün davalıdan tahsili için girişilen takibe davalı tarafından itiraz edildiğini ileri sürerek, icra takibine itirazın iptalini talep ve dava etmiş; yargılama aşamasında ıslah dilekçesiyle alacak talebinde bulunmuştur.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemce, Dairemizin bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davadışı Marmara ... A.Ş. ile davadışı arasında 2.000.000,00 TL’lik genel kredi sözleşmesi akdedildiği, davacı ve davalının davadışı 4 kefil ile birlikte kredi sözleşmesini 2.000.000,00 TL kefalet limiti ile müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, davadışı Marmara ... A.Ş.'nin ... İl Özel İdaresi Müdürlüğü'ne 230.000,00 TL tutarında teminat mektubu verdiği ve işbu teminat mektubunun 06.09.2009 tarihinde tazmin edildiği, davadışı kredi lehtarı şirketin kredi borcunun dayanağının teminat mektubu devre komisyonları ve teminat mektubu bedelinin tazmin edilmesinden doğduğu, davalının ... 1. Noterliği' nin 09.06.2009 tarih ve 8264 yevmiye nolu ihtarnamesini asıl borçlu şirket ve müteselsil kefillere keşide ettiği ve hesap kat ihtarnamesinin keşide edilmesi ile birlikte kredi borcunun tamamının muaccel hale geldiği, 08/06/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre davacının davadışı Marmara ... A.Ş.'nin kredi borcuna mahsuben 125.887,00 TL ödeme yaptığının tespit edildiği, böylece davacının ödediği bedel için davadışı şirket ve kefillere rücu etme hakkının doğduğu, Pendik 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/12593 Esas sayılı dosyası ile davadışı kefil ... tarafından kredi lehtarı ve ipotek borçlusu Marmara ... A.Ş. aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığı, ipoteğin müteselsil kefil ...'a temlik edildiği ve taşınmazın satışının alacaklıya (...) mahsuben 165.000,00 TL bedelle satıldığı, ipoteğin işbu rücu davasına konu edilen asıl alacak ile ilgili olmadığı, yani asıl alacağa bağlı bir teminat olmadığı, bilirkişi raporunda İNG Bank nezdinde yapılan incelemede işbu ipoteğin ne davadışı kredi lehtarı şirker ne de davadışı kefil MGH Proje ve İnş. A.Ş. Tarafından tesis edilmemiş olduğunun, asıl borçlu ile davacı kefil arasında da söz konusu ipoteğin kefile temlikinin işbu dava konusu kefalet sözleşmesinden doğan borcun ifası kapsamında gerçekleştiği yönünde hukuki işleme rastlanılmadığının, davadışı kredi borçlu şirketin kullanmış olduğu kredilerin teminatına verilen herhangi bir kambiyo senedinin bulunmadığının dolayısıyla davacıya temlik edilen herhangi bir kambiyo senedinin de bulunmadığının tespit edildiğinin belirtildiği, davacı tarafından kefaleten ödenen miktarın 125.887,00 TL ve davalıya rücu edebileceği miktarın 20.981,16 TL olduğu, davacının davasını itirazın iptali davasından alacak davasına dönüştürdüğü, icra inkar tazminatı talep edemeyeceği, davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile faiz isteminde bulunmadığı ve ıslah ile dava değerinin azaltılamayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 20.981,16 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.074,22 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 30/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.