18. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/21722 Karar No: 2016/573 Karar Tarihi: 18.01.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/21722 Esas 2016/573 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir taşınmazın tapuda kayıtlı maliklerinin gerçek kimlikleri ve mirasçılarının tespit edilememesi sebebiyle kayyım atanması isteğiyle açılmıştır. Mahkeme, kayyım talebini reddetmiştir. Ancak Yargıtay, mahkeme kararını bozmuştur. Yargıtay'a göre, dava konusu taşınmazın tapu kaydında malik hanesinde 8/48 payının adına kayıtlı olduğu, mahkemece konuya ilişkin kanun hükümleri göz önünde bulundurarak eksik inceleme yapıldığı için davanın reddi doğru görülmemiştir. Bu nedenle, tapu müdürlüğünden bütün tedavül kayıtları ile dayanakları belgelerin, belediye başkanlığından vergi kaydıyla ilgili bilgi ve belgelerin, vergi dairesi müdürlüğünden getirtilip kayıt ve belgelerde kimlik bilgilerinin belirtilmesi gibi araştırmalar yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: - 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun 2/1. maddesi - Türk Medeni Kanununun 427. maddesi - 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428. maddesi
18. Hukuk Dairesi 2015/21722 E. , 2016/573 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi KAYYIM ADAYI : ...
Dava dilekçesinde, kayyım tayini istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, Süleymanpaşa İlçesi Yavuz Mahallesi 2494 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tapuda kayıtlı malikleri gerçek kimlikleri ile adreslerinin ve mirasçılarının tespit edilemediğini, 3561 sayılı Kanun uyarınca kayyım atanmasını istemiş; mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun 2/1. maddesinde, bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi veya ortada bulunmayan ve miras açıldığında sağ olup olmadığı ispatlanamayan mirasçıya ait payın resmen yönetilmesi amacıyla kayyım atanmasının gerektiği hallerde, vesayet makamının bu kimselerin malları üzerinde ...nin hak ve menfaati bulunup bulunmadığını, mahallin en büyük mal memurluğundan araştıracağı, ...nin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması hâlinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kayyımı tayin edeceği; Türk Medeni Kanununun 427. maddesinde ise, bir kimse uzun süreden beri bulunamaz ve oturduğu yer de bilinemezse, vesayet makamının, yönetimi kimseye ait olmayan mallar için gereken önlemleri alacağı ve bir yönetim kayyımı atayacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, mahkemece tapu ve nüfus kayıtlarına göre davaya konu taşınmaz malikleri nüfus kaydı, dosyaya getirtilen veraset ilamları ile dayanak tapu kayıtlarından, kayyım tayini istenenlerin dosyada kayıtları ve mirasçılık belgeleri bulunan kişiler oldukları, mirasçılarının tespitinin mümkün olduğu, bilinmeyen kişilerden olmadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. ./..
2015/21722-2016/573 -2-
Ancak; Kayyım atanması talebinin yukarıda açıklanan kanun hükümleri gözetilerek, kanunun amacı da dikkate alınmak suretiyle değerlendirilip sonuçlandırılması gerekir. Dava konusu taşınmazın tapu kaydında malik hanesinde 8/48 payının adına kayıtlı olduğu, dosyadan anlaşıldığından; mahkemece, konuya ilişkin kanun hükümleri ve kanunun amacı gözetilerek dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının ilk tesisinden itibaren bütün tedavül kayıtları ile dayanakları belgelerin tapu müdürlüğünden, vergi kaydıyla ilgili bilgi ve belgelerin belediye başkanlığından ve vergi dairesi müdürlüğünden getirtilip kayıt ve belgelerde kimlik bilgilerinin bulunması halinde nüfus müdürlüğünden ilgililerin nüfus aile kayıtlarının getirtilerek tapu malikleriyle irtibatının araştırılması, varsa mirasçılara ilişkin mirasçılık belgelerinin istenilmesi ve toplanan delillerin birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile davanın reddi doğru görülmemiştir. Davacı Maliye ...si vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüne, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen Geçici 3. maddesindeki atıf nedeniyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 18.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.