
Esas No: 2015/1369
Karar No: 2015/6867
Karar Tarihi: 28.05.2015
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/1369 Esas 2015/6867 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucunda ... çalışma alanında bulunan 103 ada 92 sayılı 2.993,71 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz malikinin kim olduğu bilinemediğinden, 103 ada 93 parsel sayılı 7.100,73 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak niteliği ile 103 ada 83 parsel sayılı 42.277,09 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına dayalı olarak davalı ... adına tescil edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle ... adına oluşan tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile; 103 ada 92 ve 93 parsel sayılı taşınmazların davacı adına tapuya tesciline, 103 ada 83 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacı vekilinin 103 ada 83 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki temyiz itirazları yönüyle;
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan 103 ada 83 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
2- Davalı ... vekilinin 103 ada 92 ve 93 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece tespit tarihinden önce davacı lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Her ne kadar zirai bilirkişi tarafından çekişmeli taşınmazların uzun yıllardır tarım arazisi olarak kullanıldığı bildirilmiş ise de harita mühendisi bilirkişisi tarafından verilen raporda 1992 tarihli hava fotografında taşınmazların kullanıldığı ancak sınırlarının net olarak belli olmadığı belirtilmiştir. Hal böyle olunca; taşınmazlar üzerinde tespit tarihine kadar davacı lehine 20 yıllık zilyetlik süresinin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda tereddüt hasıl olmuştur. O halde; doğru sonuca varılabilmesi için tespit tarihinden geriye doğru en az 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin yüksek çözünürlüklü hava fotoğrafları ..., aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar ise, İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalıdır. Bundan sonra, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ve 3 kişilik jeodezi ve fotogrametri mühendislerinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve tarafların göstereceği zilyetlik tanıklarından taşınmazın hangi tarihten beri kim tarafından kullanıldığı ve zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü hususları maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde stereoskop ile jeodezi ya da fotogrametri uzmanlarından oluşacak heyete inceleme yaptırılmalı, 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulundan taşınmazın niteliği, zilyetliğin süresi ve şekli konusunda rapor alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden 103 ada 92 ve 93 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki hükmün BOZULMASINA, 28.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.